KÖTÜLÜK
Kötülük,
canlı varlıklara acı ve ızdırap veren şeyleri ifade eden bir kavramdır.
Hırsızlık, yalan söyleme, öldürme, tecavüzler, terör, gibi canlıların acı
çekmesine sebep olan ve kötülük olarak değerlendirilen birçok olgu vardır.
İnsanların
diledikleri şeylerin gerçekleşemeyeceğini anlamaları, geleceklerinden
huzursuzluk ve kaygı duymalarının neticesinde baş gösteren olgulara
kendilerince nedenler aramaya koyulurlar. Bazen soruların cevabını bulmakta
aciz kalınca, suçlu olarak Allah Teâlâ’yı dahi görürler.
“Allah
Teâlâ bizim acı çekmemizden hoşlanıyor mu?”
Yaşadığımız
dünya, her şeyi bilen, her şeye kadir ve mutlak iyi bir varlık tarafından
yaratılmışsa, var olan kötülük nereden gelmektedir?
Allah
Teâlâ, mutlak kudreti ile var olan kötülüğü ortadan kaldırabilir mi?
Allah
Teâlâ, mutlak iyilik niteliğine sahipse, niçin kötülüğün varlığına müsaade
etmektedir. Kötülük ve her şeye kadir, her şeyi bilen ve mutlak iyi bir Allah
Teâlâ ’nın varlığı arasındaki ilişki dikkate alındığı zaman ortaya çıkan
sorunlar nasıl çözülebilir?
Sorularını
sormaktan kendini alamaz. Birçok düşünürün zihnini meşgul eden bu sorular bize
kötülük kavramının ne olduğuna ilişkin fikirler vermektedir. Kötülük sorununa
dair çözümlere baktığımız zaman, bu çözümlerin var olan kötülüğü, insanoğlunun
özgür iradesine dayandırdıklarını görebiliriz. Ahlaki kötülüğü insanoğlunun
sahip olduğu özgür irade ile açıklamaya çalışmak oldukça makul bir düşüncedir.
Çünkü insanoğlu sahip olduğu özgürlüğü, bazen yanlış yönde kullanabilmektedir.
Özgür iradenin yanlış yönde kullanılması, ahlaki kötülüğün ortaya çıkmasına
neden olmaktadır.
Özgür
irade sonucu ortaya çıkan kötülükten dolayı Allah Teâlâ sorumlu tutulamaz. Allah
Teâlâ, sahip olduğu lütuf gereği insanoğluna “özgür irade”yi
bahşetmiştir. Böyle bir lütuf insanoğlu tarafından yanlış yönde kullanılabilir.
Özgür irade sonucu ortaya çıkan “kötülük” olgusu her şeye kadir,
her şeyi bilen ve mutlak galip Allah Teâlâ ’nın varlığı aleyhinde delil olarak
kullanılamaz. Çünkü insanoğlunun sahip olduğu bu irade her zaman kötü olan
şeylerin ortaya çıkmasına sebep olmamaktadır. Nitekim insanlar sahip oldukları
bu irade ile iyi olan şeyleri de yapmaktadır. Genel olarak baktığımız zaman
özgür iradelerini iyi yönde kullanan insanların kötü yönde kullanan insanlardan
daha fazla olduğunu görebiliriz. Bu nedenle “kötülük” olgusunu
temele alarak Allah Teâlâ ’nın sahip olduğu bazı niteliklerin mükemmel olmadığı
ya da her şeye kadir, her şeyi bilen ve mutlak iyi bir Allah Teâlâ ’nın var
olmadığı sonucuna varamayız. Allah Teâlâ kullarına zulmetmediğini beyan eder.
Onun için kötülük beşere nispet edilmiştir. Dünyamızdaki kötülüklerin önüne
geçme imkânı olmadığına göre bir şekilde bunu aza indirmenin yollarını aramak
insanlar üzerine vazife olduğu unutulmamalıdır.[1]
[1]Bkz: AKDAĞ Özcan
Kötülük Problemi Ve Özgür İrade Savunması [Kitap]. - Ankara : Ankara
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Felsefe ve Din Bilimleri Bölümü (Din
Felsefesi)-205974-Yüksek Lisans Tezi , 2006 .
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar