ONUR GÜNTÜRKÜN: TANIMAMIZ GEREKEN BİR DEĞERLİ İNSANIMIZ
“PES
ETMEK YOK BİZİM”
Prof.
Dr. Onur Güntürkün (1958 İzmir, Türkiye) Bochum'daki Ruhr Üniversitesi'nde
biyopsikoloji profesörüdür.
Dört
yaşındayken bir kaza geçirip bunun sonucunda çocuk felcine yakalandı. Terapi
için Almanya'daki akrabasının yanına tedâvi için yollandı. Tedavi ancak kısmen
başarılı oldu. El ve kollarını kullanabilmekle birlikte, o zamandan beri
tekerlekli sandalyede oturmaktadır.[1]
1975-1980
arası Güntürkün Bochum'daki Ruhr Üniversitesi'nde psikoloji tahsilini
tamamlayıp 1984'te doktor ünvânını aldı. Doktoradan hemen sonra Paris
Üniversitesi ve San Diego Üniversitesi'nde çalıştı. 1988'de Konstanz Üniversitesi'nde
bilimsel asistan oldu ve 1903'e kadar orada kaldı. 1992'de doçent oldu.
1993'te
Ruhr Üniversitesi Psikoloji Fakültesi'ne çağrıldı. 2006'da Alman Tabiat Bilgini
Akademisi Leopoldina'ya üye oldu.
Prof.
Dr. Güntürkün, 27 Kasım 2013 tarihinde Paris'te düzenlenen Expo 2020 adaylık
sunumunda İzmir'i temsil eden kişilerden biri olmuştur.[2]
1995:
Genç yüksek okul hocalarını Alfried-Krupp teşvik ödülü[3]
2000:
İstanbul Üniversitesi'nin fahrî doktorluk ünvânı
2006:
Wilhelm-Wundt madalyası
2009:
Türk Parlamentosu'nun büyük hizmet nişanı[4]
2011
Kuzey Ren-Vestfalya Eyâleti'nin liyakat nişanı[5]
2012:
Gottfried-Wilhelm-Leibniz Ödülü[6]
Alman
Psikoloji Derneği'nin Web sitesinde Onur Güntürkün (Almanca)
Ruhr
Üniversitesi Web sitesinde Güntürkün'ün biyografisi (İngilizce)
Bochumlu
yüksek okul bibliografyasındaki kayıt (Almanca)
Tren
tekerlerinin birbiri ardına gelen tıkırtıları Hulusi Bey’i anıdan anıya,
düşünceden düşünceye götürüyordu. Bir ara Faruk
Nafiz’in “Han Duvarları” şiiri geldi aklına. Sonra Cahit Sıtkı
Tarancı’nın o yıllarda dillerden düşmeyen “Otuz Beş Yaş” şiirinin dizeleri arasına daldı.
dizeleri
takıldı nedense diline
**
Bilimin,
toplumun beyni olarak kabul edildiği bir ülkede, bilim adamına, bilim kadınına
böyle değer veriliyordu. Bilim yapmak, dünyanın en saygın bir işi olarak
görülüyor; bilimle uğraşanlar böyle onurlandırılıyordu.
Prof.
Dr. Onur Güntürkün, bilimin nasıl yapıldığının; bilim geleneğinin nasıl oluştuğunun; bilimsel
ilerlemenin nasıl gerçekleştiğinin ve insana nasıl değer verildiğinin canlı bir
örneğidir.
O,
bilim aşkı, bilim tutkusuyla bilinmeyen gerçeklikte, bilginin aydınlığım
keşfetti. O,
umutsuzluktan umudu yarattı. Onun aydınlığı
yüzümüzün akı; bilim yolunda yürüyüşü gerçek
bilgiye susamış bir toplumun umudu ve onurudur.
29
mart 1998 Hotel Burg Stemberg – Extertal
Kaynak: Bilim Tutkusu, Prof. Dr. Onur Güntürkün’ün
Yaşamöyküsü- Kemal Yalçın,1998, İstanbul
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar