RİCÂL-İ GAYB ERENLERİNDEN TONUSLU HACI MEHMET EFENDİ (SAÇLI BABA)
Anadolu'nun hemen hemen her köy, kasaba ya
da beldesinde en az bir tane ziyaret mekanı mevcuttur. Bu mekanların sayısı
şehirlere uzandıkça çok daha artmaktadır. Bu mekanlara sıradan bir mezar,
kabristanın bir parçası olarak bakmak çok isabetli bir yaklaşım değildir. Çünkü
bu mekanlarda medfun bulunan şahsiyetler, ölmeden önce toplumsal yapıda çok
önemli fonksiyonlar icra etmiş, içinde bulunduğu toplumun maddi ve manevi
ihtiyaçlarını bazen tek başlarına bazen de toplumun desteğiyle gidermeye
çalışmışlar, adeta bir vakıf gibi çalışmışlardır. Toplum kimliğini bu
şahsiyetler vesilesiyle kazanmıştır. Toplum bu insanların varlığını kendileri
için bir nimet, lütuf kabul etmiş ve toplumun kutup yıldızları, manevi
rehberleri olarak kabul etmiştir. Bu şahsiyetleri toplumun manevi mimarları
olarak da kabul edebiliriz. İşte Tonuslu Hacı Mehmet Efendi de, toplumun
manevi mimarlarından biriydi. O halk arasında Saçlı Baba olarak
bilinir.
Saçlı Baba'nın türbesi Kürkçüyurt köyünün
Güneydoğusundaki Akpınar çeşmesinin bulunduğu tepenin üzerindedir. Kabrin
üzerinde dört ayaklı bir beton honi şeklinde türbe ve yanında daha sonra
yapılmış bir küçük mescit bulunmaktadır.
Altınyayla ilçesinin Kürkçüyurt köyünde
1906 yılında doğmuş 1992 yılında vefat etmiştir.
Asıl adı Mehmet Taşdemir olan Saçlı Baba
Kürkçüyurt köyüne Sivas'ın Şarkışla ilçesinin Sofular köyünden gelmiştir.
Babası Ahmet Taşdemir çoban olarak
Kürkçüyurt köyüne gelmiştir. Dedeleri Türkmen'dir. Saçlı Baba olarak
bilinmesinin nedeni uzun saçlı ve sakallı olmasıdır.
Saçlı baba kendiside köyde yıllarca
çobanlık yapmış daha sonraları Devlet Demiryollarında işçi olarak çalışmıştır.
Daha sonra tekrar köye dönerek çobanlık yapmaya başlamıştır. Takriben 35
yaşlarında iken karısı doğumda ölmüş Mehmet Efendi kendiside o yıl keçi sürüsü
güdüyorken Maraş'a bir keçi sürüsü götürmüş ve oradan Kabe'yi ziyarete gitmiş
dört yıl süreyle orada kalmıştır.
Mekke’ye bir çok sefer gitmiş ve orada
yılarca kalmıştır. Orada tasavvufî eğitim almış bir miktar Arapça ve Hadis ilmi
tahsil etmiştir. Saçlı Baba Nakşî tarikatına mensup, takva ehl-i bir derviş
olarak bilinmektedir. Hayatı boyunca 43 kez Hacca gitmiştir ve ömrünün
yarısını Kâbe'de geçirmiştir.
Halep’te bir Nakşî şeyhine bağlı olduğu
söyleniyor.
Saçlı Baba her hac ziyaretinden dönüşte
bir çok eser getirmiştir. Aynı zamanda İslam dininin önemli kaynak eserlerinin
bulunduğu zengin bir kütüphaneye sahipti. Vefatından sonra kitaplığındaki
eserlerin birçoğu kaybolmuştur. 2004 tarihinde kütüphanesinden kalan 170 adet
Arap harfli basma, matbu eser, 40 adet el yazması eser kızı Elif Eminoğlu
tarafından, Sivas Valiliğine bağışlanmıştır. Bu eserler halen Ziya Bey
Kütüphanesinde bulunmaktadır.
Mehmet Efendi'nin ilk evliliğinden bir kız
çocuğu olur. Mekke'de dört yıl kaldıktan sonra köye tekrar döner ve ikinci kez
evlenir bu sefer bir oğlu olur daha sonra ölür.
Mehmet Efendi'nin hiç erkek çocuğu yoktur.
Hayatta bir kız çocuğu vardır.
Saçlı Baba halk arasında takvası ve ihlası
ile bilinen samimi bir velî'dir. Birçok kerameti anlatılmaktadır. Şu an kabri
Kürkçüyurt köyünde kendisinin yaptığı Akpınar çeşmesinin tepesindedir. Sonradan
buraya bir mescit ve kümbet yapılmıştır. Sivas'ın bir çok yerinden hatta
Ankara, İstanbul, Erzurum gibi büyük şehirlerden özellikle hafta sonları gelip
kabri ziyaret ediyorlar. Burada namaz kılıyorlar ve dua ediyorlar. Yöre halkı
H. Mehmet Efendi'nin ölümüne çok üzülmüştür.
(Rahmetu’llâhi aleyh, kuddise sırrûhu ve
nefe’anâ’llâhu bi-berekâtihî ve füyûzâtihî ve şefâatihî. Âmin, bi-hurmet-i Tâhâ
vü Yâsîn.)
Mehmet Efendi hakkında kızı Elif Eminoğlu
şunları söylüyor:
“ Babam ibadet ehl-i bir insandı. Gece
ibadetine çok önem verirdi. Hayatı boyunca para kazanmak için çalışmadı.
Yaptığı işleri de hayır için yapardı. Kur’an-ı Kerimi çok okurdu. Damlaca
mağarasında inzivaya çekilirdi. Toplumun düğün ve eğlencesine pek karışmazdı.
Ömrünün yarısını Mekke’de geçirdi. Gıybetten ve dedikodudan çok sakınırdı.
Kendisini ziyaret gelen herkese şu üç tavsiyeyi yapardı;
1-Evlatlarım siz her an Allah ile birlikte
olduğunuzu bilerek hareket etmeye çalışınız. Çünkü biz Allah Teâlâ’yı görmesek
de Allah bizi muhakkak görüyor. Nerde olursanız olun doğruluktan asla
ayrılmayınız.
2-Sevgili peygamberimizin buyurduğu gibi “Namaz
dinin direğidir. Kim namazı yerine getirirse dini yerine getirmiş olur”
Onun için asla namazınızı terk etmeyin.
3-Ölümü asla
unutmayınız. Çünkü her nefis ölümü mutlak tadacaktır. Alemde ölümsüz hiçbir
canlı yoktur. Ölümü ölmeden önce tatmak gerekir. ”
Bazıları onun için şiirler söylemişlerdir.
Bu şiirlerden bir tanesini örnek olarak
buraya alıyoruz. Kürükçüyurt köyünden Hatip (İsmail) Atalay, Saçlı Baba için
şunları söylüyor:[11]
'Mezarın yüksekte Mekke'ye
bakar,
Diktiğin kavaklar Zikre çıkar,
Caminin hizmeti hep sana bakar
Mezarına nurlar dolsun Hacı
Emmi
Mezarın da Ak Pınar'ın başında
Diktiğin kavaklar senin karşında
Dervişler cenazenin peşinde
Mezarına nurlar dolsun Hacı Emmi
Yolları yaptın çeşme akıttın
Dağların başına kaavaklar diktin
Mevlanın yoluna göz yaşı döktün
Mezarına nurlar dolsun Hacı Emmi
Dünya malında da servetin yoktur,
Servetin elbisen hayrın çoktur,
Yıkılmış köprüler yapanı yoktur
Mezarına nurlar dolsun Hacı Emmi
Hücreye girdin yastığın taştan
Aşık Hatip söyle sen de bir destan
Köyün Kürkçüyurdu hepsi yasta
Mezarına nurlar dolsun Hacı Emmi
Saçlı Baba ile ilgili Altınyayla
çevresinde onlarca olağanüstü hareketi yani kerameti anlatılmaktadır.
Kürkçüyurt köyünden hemen herkes onun bir kerametini söyler. Birkaç tanesini
aktarıyoruz.
1-
Saçlı baba hayatı boyunca köprü, çeşme, yol yapımı ile uğraşmıştır. Bir
gün yine köprü yapımı ile uğraşırken yoldan birisi geçmektedir. Bunu çağırır.
'Ey oğul gel biraz yardım et' der. Yolcu traktörden iner gelir beş on
dakika çalışır. Saçlı baba ona ' Al
şu beş bin lirayı da git' der. Parayı verdiği kişinin o an beş bin liraya
ihtiyacı olduğu için bu olay karşısında hayretler içerisinde kalır. Fakat
parayı almak istemez.
'Hacı amca sen Allah için çalışıyorsun bu
parayı almam' der. Saçlı baba 'eğer
ben Allah için çalışıyorsam, Allah bana verir' diyerek kızar. O anda oradan
geçen birisi arabadan iner ve Saçlı Baba'ya köprü inşaatında kullanması için
beş bin lira verir.'
2-
'Kürkçüyurtlu birisinin çocuğu Sivas'ta okumaktadır. Saçlı baba yatsı
namazı çıkışı ona derki; ' Yarın Sivas'a git de oğlunu ziyaret et' bu
kiş sabah Sivas'a gider oğlunun okuluna ulaştığında bir de ne görsün oğlu henüz
yeni kaza geçirmiş ve çok ağır hastadır.'
3-
' Saçlı Baba vefatından kısa bir süre önce Kayseri'de hastalanmıştır.
Sivas'tan bazı yakın dostları telefon açıp oraya gelmek istediklerini söyler.
Saçlı baba da 'siz gelmeyin Perşembe günü ben geleceğim' der. Tam
Perşembe günü cenazesi gelir.'
4-
' Saçlı baba mübarek aylarda bazen Damlaca Mağarasında inzivaya
çekilerek birkaç gün ibadet ve zikirle meşgul olur. Yine bir kış ayında
inzivada iken çok şiddetli bir kış olur. Kar ve fırtına o kadar şiddetlidir ki
göz gözü görmez. Kar mağaranın ağzını kapatır. İki tane köpek gelerek mağaranın
ağzını açar ve Saçlı Baba'nın önüne düşerek köye kadar yol gösterirler.'
5-
'Hacca giden bir kişinin
pasaportunun süresi dolar. Türkiye'ye dönmek istiyor fakat dönemiyordur.
Bir gün Saçlı baba ile karşılaşır. Saçlı Baba ona 'Niçin Türkiye'ye gitmiyorsun'
der. O kişi de 'Saçlı baba pasaportumun süresi doldu' diye cevap verir. Saçlı
baba 'Evlat sen git sana pasaport mu soran var' der. Bunun üzerine yola
koyulur. Polisler yolda pasaport kontrolü yaparken herkese sorar bu kişiye sen
geç diyerek, hiçbir şey sormaz.
6-
'Saçlı Baba Kayseri'de hasta yatıyor iken İbicekli bir kişi onu ziyaret
eder ve derki 'Hacı baba gel bizim taksiyle köye gidelim' Saçlı baba ona, 'Sen
git oğul ben Perşembe günü pikap ile geleceğim' der ve dediği gün bir de bakar
ki Saçlı Baba'nın cenazesi bir pikap ile çıkar gelir.'
7-
“Kürkçüyurt köyünden ayağı sakat
olan bir kişi bir düğüne gitmiş, düğünde gençler halay çekmişler bu sakat genç
kendisi halay çekemediği için çok üzülmüş ve düğünden gelirken çeşmede su
içiyormuş tam o sıra Saçlı baba oradan geçiyormuş bu kişiye şöyle seslenmiş “ Ey Süleyman sen
niçin üzülüyorsun halay çekemiyorum diye oğul bunların hepsi Allah’tandır.
Sakın üzülme”
8- “Saçlı baba köprü, çeşme vb. hayrat yaparak bunun
parasını bir zenginden alıp, o parayla tekrar başka bir köprü yapar. Bir yaşlı
kadın oğluna ısrar ederek bir hayrat satın almasını ister. Oğlu da o anasına
“bu şeriata uyuyor mu bakalım diyerek vaz geçirmeye çalışır.” Biraz sonra Saçlı
babayla karşılaşır ve “Nasılsın hacı baba iyimisin'” der. Saçlı baba da ona “Ne
yapalım işte bol bol şeriata aykırı iş
yapıyoruz” diyerek cevap verir.”
Kaynak: Erciyes
Dergisi, Mayıs 2016 - Yıl: 39-Sayı: 461 18
http://www.sivaspostasi.com.tr/haber/tonuslu_haci_mehmet_efend-1980.html
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar