Print Friendly and PDF

TEFSİR ÂLİMİ ÂLÛSİ VE AHMET HAŞİM

Bunlarada Bakarsınız




Ebu’s Sena Şihabuddin Mahmud el Âlûsi
Doğum
Ölüm
1854
Bağdat, 
Osmanlı Devleti
Vatandaşlığı
Osmanlı Devleti
Milliyeti
Arap
Din
İslam
Dalı
Doktora hocası
Hüseyin el-Cubûrî, Seyyid Ali b Seyyid Ahmed, Seyyid Muhammed Emin b Seyyid Ali, Abdülaziz Şevvaf, Alâeddîn Ali Musullu, Ziyâeddîn Hâlid Nakşibendî, Şeyh Ali Süveydî, Yahya el İmadi, Abdullah el-Ömerî, Şeyh Abdurrahman el-Küzberî, Şeyh Abdüllatif, Şeyhü’l-İslâm Ârif Hikmet, Hacı Derviş, Molla Resûl Şevki ve Hafız Muhammed bin Ahmed
Önemli başarıları
Âlûsi Tefsiri
Etkilendikleri
Ebu Hanife
Âlûsi veya tam adıyla Ebu’s Sena Şihabuddin Mahmud el ÂlûsiIraklı bilim insanı.
Döneminin etkili alimlerinden birisi olan Âlûsi'nin, 'Ruhu'l Meani' adlı tefsiri günümüz İslam dünyasında en çok rağbet gören ve kaynak gösterilen tefsir kitaplarından birisidir.
Âlûsi, 1802 yılında Bağdad'da doğmuştur. 'Âlûs' Irak'ta Fırat Nehri üzerinde bulunan bir adadır. Hülagu’nun Bağdad’ı istilası sırasında buraya sığınan kişiye ve ailesine Âlûsi denilmiştir. Daha sonra Bağdad’a gelmiş olan bu aileden birçok alim ve edebiyatçı çıkmıştır. Şair Ahmet Haşim de Mahmud el Âlûsi'nin öz torunun oğludur.[1] 
Âlûsi babasından ve diğer alimlerden ders alıp yetişmiş, 13 yaşında ders vermeye ve eser yazmaya başlamıştır. Fıkıhta Şafii mezhebine uymuş, Bağdad’ın bir süre Hanefi müftüsü olmuştur.
Müftülük, müderrislik ve vakıf faaliyetlerini gündüz yaparken, akşamlarını dostlarıyla sohbete ayırmış, daha sonra sabahlara kadar da eser yazım işleriyle uğraşmıştır
Âlûsi, 1850 yılında Ruhu’l Meani tefsirini tamamladığı zamanlarda İstanbul'a gelmiş ve önemli devlet adamarıyla görüşmeler yapmıştır. İstanbul'a geliş nedenini tamamladığı tefsirini padişaha sunmak olarak belirtse de aslında haksız nedenle azledildiği Bağdad müftülüğünü geri almak ve bu konudaki şikayetlerini devlet adamlarına iletmek olduğu kaynaklarda yer alır. Bu seyahatini ise 'Neşvetü'ş Şümul' ve 'Neşvetü'l Müdam' adlı eserlerinde anlatmıştır.
·        Garaibu'l İğtirab
·        Neşvetü'ş Şümul
·        Neşvetü'l Müdam
KaynakçaAydın, Cemal Abdullah (2010). "BAĞDAT MÜFTÜSÜ MAHMUD ÂLÛSÎ’YE (D.1802-Ö.1854)". İstanbul Üniversitesi Şarkiyat Mecmuası (16).
1.     Ömrüm Benim Bir Ateşti Ahmet Haşim'in Hayatı, Sanatı, Estetiği, Dramı - Beşir Ayvazoğlu, Kapı Yayınları, İstanbul 2012,ISBN 9758950768
Erişim: https://tr.wikipedia.org/wiki/Alusi

İhramcızâde İsmail Hakkı
Şiirimizin devlerinden Ahmet Haşimin Eyüpsultan Mezarlığı’nda bulduğumuz kabri harap ve bakımsız durumda
Türk edebiyatının önemli şairlerinden Ahmet Haşim’in mezarının viran hâli, Ziya Osman Saba’nın mezarının kayıp oluşu, kültür sanat çevrelerini oldukça üzdü. Üç meslek kuruluşunun konuyla ilgili görüşleri şöyle:
Prof.Dr. Mustafa Erkal - (Aydınlar Ocağı Başkanı):Geçmişine sahip çıkmayan milletler istikrarlı bir kültür hayatını devam ettiremezler. Ahmet Haşim ve Ziya Osman Saba gibi değerli şairlerimize sahip çıkmak, onların mezarlarını buldurmak ve anma programları düzenlemek bir kadirşinaslık örneğidir. 
Dr. İsmet Çetin - (İLESAM Başkan Yardımcısı): Bu konuda Kültür Bakanlığı nezdinde girişimlerde bulunacağız ve bakanlık ile ciddi bir çalışmanın içinde olacağız. Meseleye Kültür Bakanımız sayın İstemihan Talay’ın da sahip çıkacağına inanıyoruz. TBMM Kültür Dairesi’ne de müracaat edip bazı çalışmalar yapabiliriz. 
Mehmet Attila Maraş - (Türkiye Yazarlar Birliği Başkanı): Ahmet Haşim ve Ziya Osman Saba çok sevdiğim iki önemli şairimiz. Haşim’in bakımsız mezarı, Saba’nın kabrinin kayıp oluşu, kültür ve sanata ne kadar bîgane kaldığımızın bir işareti sayılmaz mı? Dileriz, bu konuya mahalli idareler ve Kültür Bakanlığı sahip çıkar. Türk şiirinin zirvelerinden Ahmet Haşim’in harap ve bakımsız mezarını uzun araştırmalar sonucunda nihayet bulduk. Yazısı çok zor okunan mezarın demir kafesi çökmüş durumda. Eyüp Sultan Mezarlığı’nın ana yolu olan Piyer Loti Caddesi’nde ve diğer ara yollarda Haşim’in mezar yerini gösteren hiç bir işaret veya levha bulunmuyor. 21 Mart günü yayınlanan “Mezarı kayıp şairler” haberimiz geniş yankı uyandırdı. İLESAM, Aydınlar Ocağı ve Türkiye Yazarlar Birliği konu hakkındaki hassasiyetlerini dile getirdiler. Vakıflar Genel Müdürlüğü’nde görevli olan Necdet İşli ile birlikte yaptığımız araştırma sonunda, demir kafesle kaplı olan Haşim’in kabrini bulduk. Ne var ki, bu demir çubuklar yıkılmış ve mezarın üstüne çökmüştü. Mezar taşındaki yazı ise, zar zor farkediliyordu. Şu satırları okuduk şairin mezar taşında: “Şair Ahmet Haşim Bey Ruhuna Fatiha. Doğumu 1887. Vefatı 1933”. Kendisiyle görüştüğümüz Eyüp Sultan Belediye Başkanı Ahmet Genç, Ahmet Haşim’in mezarına sahip çıkacaklarını söyledi. Mezarın tanzimi ve çevre düzenlemesi konusunda gereken işlemlerin yapılacağını belirten Genç, “Bu çalışmaları, büyük şairimizin vefat yıldönümü olan 4 Haziran’a kadar yetiştireceğiz. Ayrıca Haşim’in vefatının 67’nci yıldönümü münasebetiyle hem mezarı başında bir anma töreni düzenleyeceğiz, hem de Haşim’le ilgili yazarlarımızın katılacağı bir toplantı düzenleyeceğiz” dedi.

 
Kaynak: http://www.mahmuttalhaucar.net/?pnum=22&pt=Şâirlerimizin+Kabirleri

Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.

Benzer Yazılar

Yorumlar