HADÎKA...Kaderden Kaçınmak
Kaderden
korkan kullar kimdir; onlardan değiller ama, o korkuda kaderdendir.
Kaderini
ve itibarını bir yumruk gibi yerleştirdi, çünkü her zaman şeref ve utancı
bilir.
Kader
her hayal gücünü rahatlatan şey bir bağ gibidir. Daima elem veren acıyı teskin
eder.
Onun
divanında verdiği hükme ve Hakkın darbesine, adam olandan başkası teşekkür
edebilir mi?
Hakemin
gazap kuşları, ruhlarına örs görevi görmezler.. [Verdiği hüküm maddeleri
ruhlarına örs gibi ezici iş yapmaz.]
Ey
Allah'ım, hükmünden, kötü bir asıldan/kökenden veya sapık bir kimseden başka, kim
inler?
Kalbiniz
onun kazasıyla her zaman üzgün olsa ve O'nun hükmü varsa iniltileriniz boşunadır.
Ve
kazasından/yargıdan memnun değilseniz, Allah'a andolsun ki, Allah'ı
tanımıyorsunuz.
Ve
kim bu şekilde yapıyorsa, ne yapılmalı? Kim ensesini yiyebilir?
O
halde, ey Azazil, yapılması gerekeni yapmalısın ki, lanetinin eli senden geri
çekilsin./kurtulasın.
Sevgilinin
elinden sana çarpan tokat (Sana göre) kabuğu olmayan bir ceviz yemek gibi
olmalı…
Allah'la
arası iyi olan o temizler, iki hörgüçlü develer gibi hükmünü taşırlar.
Zincire
vurulsalar da lâmba gibidirler. Ruhları nazikçe
güler.
Ve
kalpte tecelli eden her musibet ondandır. Bir olsun bin olsun, onu senden kabul
eder.
Onun
hükmü ve takdiri bir felaket değildir. Ve getirdiği her şey bir hediyeden başka
bir şey değil.
**
في الحذرعن القدر
من الذى
يكون للعبيد حذر من القدر، إنه ليس منهم بل هو أيضا من القدر.
١٨١٠ -وقد وضع قدره وتقديره كالقبضة، ذلك أنه
يعلم دائما الشرف والعار.
فذلك الذى
يرتاح الى كل خيال كالبربط، يتألم من عرك الاذن دائما.
وامام
ديوان حكمه من الذى يستطيع أن يشكر ضربة الحق إلا الرجل.
فطيورعجاج
الحكم لا تعمل أسنانها كالسندان من أجل أرواحها.
ومن الذى
يتأوه من قضائه، اللهم إلا سىء الأصل أو الضال.
١٨١٥-فمع قضائه تكون آهاتك هباء ، وقلبك حزين
دائما مع قضائه.
وحينما لا
تكون راضيا عن القضاء ، فإنك لا تعرف الله باله.
ومن الذى
يفعل فى هذا الطريق ما ينبغى فعله ؟ من الذى يستطيع أن يأكل قفاه ؟
فيجب - يا
عزازيل - أن تفعل ما ينبغى فعله، حتى ترد عنك يد لعنته.
فالصفعة
التى تصيبك من يد الحبيب. تكون ( بالنسبة لك ) كأنك تأكل الجوز دون قشرتيه.
١٨٢٠- وأولئك
الأبطال الطيبون مع الله، يتحملون الحكم كالجما ل ذات السنامين.
فهم
كالمصابيح وإن كانوا فى قيد، إذ أنهم يضحكون وهم يجودون بالروح.
وكل ما يبدى
القلب من بلاء فمنه، إن كان واحدا وإن كان ألفا فهو مقبول منه.
وحكمه
وتقديره لا يكونان بلاء ، وكل ما يأتى به فليس إلا عطاء .
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar