İyi ve Kötü
Dinlerinin prensiplerini hep saklı tutmak zorunda bırakıldılar.
İnançlarının en temel öğesi, Melek Tavus (Müslümanlar'ın Şeytan dediği
varlık)'un, "üst düzey tanrı" tarafından "yaratıcı" olmakla
"görevlendirildiği" anda ortaya çıkar. Bundan dolayı O, yezidiler
tarafından tapılmayı hak etmiştir. Benzer şekilde eski Daivacılar; "iyi
tanrı ile birlikte kötünün de yaratıcı olduğu"na inanırlardı. Mithracılar
da " Deo Arimanio"ya kurban keserlerdi, ki bu yatıştırma amaçlı'
değilse, bal gibi tapınmadır.. Yezidilere göre karanlık, sadece aydınlığın
yokluğunun ifadesidir. Aydınlık gelir, karanlık gider. Kötü ise, müsbet veya
pozitif şeylerin olmamasının ürünüdür. Pozitif şeyler oluşursa kötülük
gider. Bu iyi şeyler, "Tanrının gözünde iyi olan şeylerdir ki, bizim
noksan anlayışımızla yolumuzu bulmak için hizmet eder. Yezidiler'in dini kitabı
Yalvah şöyle der; "Ben, iyiliğin ruhu; her olayın içinde ben varım, ki
dıştakiler buna 'kötü' diyorlar."
Gerçek kötü, isyan ruhudur. İçimizde bulunan o ruhu tecrübe ettiğimizde,
kendimizi benzer dürtüdeki tesirlere açmış oluruz. "Şeytanı an,
gelecektir." demez miyiz? Bu ne anlama gelir? Bu, eğer bizde kötülük şuuru
var ise, kötülük de bizde mevcut demektir. Tanrı'ya inandığımızı söylemekteyiz.
O zaman güvenimiz Tanrı'ya olsun. O, bu kadar uluyken başka şeyleri tecrübe
etmek niye?
Zarathustracılar'la temasa geçmeden önce Yahudiler'in şeytan anlayışı çok
bulanıktı. Fakat temastan sonra Yahudi dünyası ve ondan sonra gelen
Hristiyan dünyası ile İslamiyet, "şeytan ve Cinler"le doldu
taştı. Daniel 7. 10'da Yehova (tanrı)nın .100.000.000 melek yarattığını
kaydeder. Fakat (Tekvin: 6. 1 - 5)'den öğrendiğimize göre bu meleklerin
bir kısmı insan kılığına girip göğü terketmişler. Sebep; güzel beşeri kızlarla
gönül eğlendirmekti. Yahuda; 6-7, bunu "zina etmiş ve başka
beden ardına düşmüş" Sodom ve Gomorra'daki halkın hareketine
benzetiyor. İslamiyet'te de benzer durumlar göze çarpar. Bu yolundan sapmış
meleklere "cin" deniyor..
Kimi zaman şeytanlar insanın imdadına koşarlar. Ama dikkatli olmalısınız.
Kimi zaman da size cehennemin yolunu gösterirler.
İnancımı ilan etme yetisinden yoksunum ve hiçbir kiliseye ait
değilim. Hiçbir zaman Tanrıya, kurtuluşa ve sonsuz yaşama gereksinmedim.
Ben kendimin tanrısıyım ve kendi meleklerimi ve kendi şeytanlarımı
yaratırım. Ben, kendini dalgalarla koruyucu bir okyanusa indiren taşlı
bir kumsalda varlığımı sürdürüyorum. Bir köpek havlar, bir çocuk
ağlar, gün batar, gece olur. Beni asla korkutamazsın. Bundan sonra artık
hiç kimse beni korkutamayacaktır. Gecenin salt sessizliğinde kendi kendime
yinelediğim bir duam var benim. Bir rüzgar, okyanusu ve boğulan alacakaranlığı
canlandırsın. Sudan bir kuş çıksın ve çağrısıyla sessizliği parçalasın.
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar