Print Friendly and PDF

Susuşu Yoldaş Edin...O Ay Yüzü Seyre Dal...

Bunlarada Bakarsınız

 


XCVIII

Be cân-ı tu ey dâyı ki sûy-ı mâ bâz âyî

Tu her çi mîfermâyî heme şeker mîhâyî

 

A dayı, canın için olsun, gene dön, gel yanımıza... ne buyurursan buyur, boyuna şekerler çiğnersin, ballar yersin sen.

A güzel huylu, çık dama, tez dama yüz tut. bu yana iki üç adım at; şu sarhoşların razılığını elde et.

Usanmışsan sarhoşlardan bir sağrak al. cana rahat verir o, adamın elinden tutar, masaldan kurtarır insanı.

A cana canlar katan güzel, yarın gelirim diye vaad etmedin mi bize? Ne de aldatış bu, ne de yalan.

A çekingen güzel, dudağımızı öpersen mürâîliği bırakmış olursun, güzelliğine güzellik katarsın.

Başını bir kerecik pencereden çıkar, ahdini berkit, şekerlerle doldur; düny ay ı incilere boğ, inan da bir sına hani.

İyilik fidanını dik, gül fidanını silkle. yakınların yanlarına gel, kötülük etme onlara.

İki göze de bir uyku ver; zamana bir parlaklık, bir güç kuvvet bağışla; susamışlara bir su ver, koruğa bir lezzet ihsan et.

Çengi al, tene-ten diye çalmaya koyul; gönlü ayrılıktan sök, at... apaydın şarabı getir de mahmurluğumuzu gider bizim.

Şu usançtan vazgeç, pencereden bak; dostlarla şarap iç. dostların arasında bulunmak daha hoş.

Kendimden geçtim de açılıp saçıldım; sevgilime dedim ki: Nereye düşersem düşeyim, gamınla eşim dostum ben.

El çırpışına bak, sarhoş gözlerini seyret; oltaya benzeyen saçlarına dal; hasılı nesi varsa bak da gör.

Eteğini tuttum mu, pek yücelirim; balla karılmış süte dönerim; onun lûtfuna karşı öleyim gitsin.

A güzelim, bir avuç kaza berbat çalma; nehir yokken gemi yürütmey e kalkışma; ortalama bir yol tut.

Güzelim tohumlar ek ki yarın yeşersin... çünkü burda ne ekersen onu biçersin orda.

Bir tohum ektiysen neden pişman oldun? Dağda, çölde bile olsan yürü; altından tasın var.

Usandıysan a güzel, yürü, işveleriyle dal uykuya. ateşlerle dolu dünyadan gizlice, bir hoş hoş kaç gitsin.

Bu yandan göz yum, hırsızlamaca yoldan git. gizlilik âleminde esenleş, can kanadıyla uç.

Âşık oturarak uyur; çünkü sabır yaraşır ona. Azrâ için Vâmık yeğinleşir, ileriye atılır.

Artık söylemeyi kısa kes; susuşu yoldaş edin; padişahlar padişahına bak; o ay yüzü seyre dal.

 

Kaynak: Cilt 7-2

Mevlânâ Celâleddin-Divân-ı Kebîr-Hazırlayan : Abdülbâkiy GÖLPINARLI

Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.

Benzer Yazılar

Yorumlar