Aşk ve acı
Aşk ve acı her zaman ikizdir.
Birbirine yapışan sadece elleri, ayakları, dudakları
ve dilleri değildir, bunlar aynı kafa, akciğerler ve kalbi paylaşmaları gerçeğiyle ayrılabilir.
İkisi birlikte. Birini alıp diğerini istemezsin, ikisi de diri ya da ölü.
Sevginiz varsa ve
acı duymadıysanız, samimiyetinden şüphe edin, yanlıştır.
Sahte aşk, acısız aşk ya da uzuv aşkı, sahibini gördüğünüzde
olduğu gibi, özel kısımlarının pantolonunun yamasından çıktığını hissedersiniz.
Aşk değil, bir an için bir kuşu
seven bir horozun şehvetidir.
Güneşin ilk gülüşüyle sönen
gecenin ortasında bir mum alevi gibidir (Keşke mumun kendisi acı alan, yanan bir aşık olduğu örneği için mumu
kullanmasaydım Sevgilerle. Ey nazik mum, affet beni)
Ve sevgisizliğin acısı, uzuvların
ve bedenin acısına ve örneğin dişlerin, karın,
alt karın, sırt vb. Ağrılarına dönüşür. Kişinin yaşayamayacağı hiçbir acı yoktur.
Dr. Ali Şeriati
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar