Print Friendly and PDF

Aşkın Sesinden Başka Dünyada Duyduğum Sesler, Davul Sesinden İbaret

 


CXLIX

Sefer kerdem be her şehrî devîdem

Cu şehr-i ışk men şehrî nedîdem

Sefer ettim, her şehre koştum; aşk şehri gibi bir şehir görmedim ben.

Önceden o şehrin kadrini bilmedim de bilgisizlikten gurbet kahrını çok çektim ben.

Öylesine şekerkamışlığını b ıraktım da hayvan

gibi her otu otladım durdum ben.

* Ne diye Mûsa’nın kavmi gibi soğanı, pırasayı, kudret helvasıyla bıldırcından üstün tuttum?

Aşkın sesinden başka dünyada duyduğum sesler, davul sesinden ibaret.

O davul sesinin yüzünden, tüm âlemden şu geçici dünyaya düşüp kaldım ben.

Tamamıyla candım, candan ibarettim; canlar arasında gönül gibi kanatsız, ayaksız uçup duruyordum ben.

İnsana letafetler veren, gülüşler bağışlayan o şaraptan ben de gül gibi boğazsız, dudaksız tadıp duruyordum.

Aşktan bir ses geldi; a can dedi aşk; yola düş; bir mihnet yurdu yarattım ben; oraya git.

Çok dedim, istemem orayı; çok ağladım; çok elbiseler yırttım.

Şimdi gitmekten nasıl kaçıyorsam ordan gelmekten de öyle kaçıyorum, öyle ürküyordum.

* Git a can dedi; nerde olursan ol; şahdamarı gibi yakınım sana.

Afsunlar okudu, işveler etti bana; afsununa kandım, işvesine aldandım onun.

Afsunu düny aları bile yerinden oy natır; ben kim oluyorum ki; zaten göze bile görünmüyorum ben.

Yolumdan alıkoydu beni; sonra da dilediği yola saldı; yoldan çıkıp o yola düşmeseydim kurtulurdum.

Oraya nasıl ulaşırsın, söyleyeyim; fakat buraya varınca da kalemimi kırdı işte.

 

Kaynak: Cilt 6

Mevlânâ Celâleddin-Divân-ı Kebîr-Hazırlayan : Abdülbâkiy GÖLPINARLI

Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.

Benzer Yazılar

Yorumlar