Sen Kâbesin, Nereye Gidersem Gideyim, Sana Yönelirim, Sana Varmak İsterim Ben
Ey
gönül gibi hem benimle beraber olan, hem benden gizlenen, esenlik sana; sen Kâbe’sin,
nereye gidersem gideyim, sana yönelirim, sana varmak isterim ben.
Nerde olursan
ol; her yerde hazır nazırsın, uzaktan bize bakar durursun; adını andım mı gece
bile olsa ev aydınlanır.
Gâh alıştırılmış
doğan gibi elinin üstünde kanat çırparım, gâh güvercin gibi kanadımı çırparak
damına konmaya gelirim.
Gaibsen niçin
her an gönlümü incitip durursun; hazırsan ben ne diye gönlümde tuzak kurarım
sana?
Beden bakımından
uzaksın amma gönlümde gönlüne açılmış bir pencere var; o pencereden ay gibi
hırsızlamacasına sana haber gönderir dururum.
Ey bizden uzak
güneş, ışığını bize yolluyorsun; ey senden ayrılan her kişinin canı, canımı
sana kul köle etmedeyim.
Gönül aynamı
şuracıkta seninle cilâlamaktayım; kulağımı senin lütfedip söylediğin o güzelim
sözleri toplayan bir defter haline getirmedeyim.
Kulakta da sen
varsın, akılda da, gönülde de; fakat bunlar da ne oluyor ki? Sen bensin, seni
böylece tüm olarak övmedeyim, anlatmadayım.
A gönül, bu
macerada o dilber sana, senden bir şey eksilse bile ben tamamlarım onu diyordu
ya.
Ey derde derman
olan, hayran ol da bak, bir gör, şu anda bu şekillerden hangisine koyacağım
seni.
Gâh seni elif
gibi dümdüz bir hale getiririm, gâh çeşitli harfler gibi eğri büğrü yaparım;
bir lâhza pişkin, olgun bir hale gelmedesin, bir lâhza ham bir hale sokmadayım
seni.
Yıllarca yol
alsan gene de mühre gibi elimdesin; kendine râm ettiğin şeyden dolayı seni
sevindiren, sana neşe veren de benim.
*
Ey padişah Husâmeddin Hasan, sevgilime de ki: Canı senin
kılıcın için bir marifet kını haline getiriyorum ben.
Kaynak:
Cilt 1
Mevlânâ
Celâleddin-Divân-ı Kebîr-Hazırlayan : Abdülbâkiy GÖLPINARLI
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar