Print Friendly and PDF

Onlar Kendilerini Affedebilecekler mi?

 


 

Her yerde matem ve hüzün.
Ağlayan biri gördüm mü içim sızılar.
Uzaklar yakın, gün güneşlik olsa  ne olur ki?

 

Bir oğul ve annesi dertleşirler. Oğul annesine,

"Bugün babamın arkadaşları beni görünce; elimizde büyüdünüz, ancak bizden önce yaşlandınız" dediler. Anne bu hayatımızda hüzün ve dert illaki olmalı mı, çekilenler neyin karşılığı?

Bu üzüntümüz karşısında Hakk'ın varlığı nerde?

Haklı, haksız birine neden karışık duruyor;

Seni kıran o kişi ve kişiler hangi taşın altına sığınır,  toprak dahi kabul etmez; değil mi?  Dedi.                     

Güzeller güzeli dünya tatlısı annesi biraz durdu ve dedi ki, " yıllar sonra rüyamda beni çok  kırmış bir insanı ve insanları gördüm, affetmişim. Uyanınca da aynı duyguyu hissettim. "Ya Rabbî hepsinden razıyım. Bu kadar zulüm varken, benim yaşadıklarım nedir ki, çok şükür; dedim."

Oğul annesinin sözleri karşısında durdu ve düşündü:

"Anne, sen affetsen de yine de hataları yüzünden bazıları dünyada elem çekiyor. Biz üzülünce de Rabbim üzülüyor. Bu nasıl oluyor;" dedi.

Annesi;

"Bize affetmek düşüyor. Ancak bazı şeylerin karşılığı bu dünyada çıkması öteki âlemde bizim üzülmemeniz içindir. Çünkü,  Rabbimin bu dünyada bazı şeylerin cezasını acilen veriyor olması rahmettir. Ancak yine de iyi olanların içine bunlar sinmiyor. Onun için, Rabbim çok hususu da affetmiştir."

Oğul dedi ki:

"İyi olan için her iki dünyada iyilikten başka neyi düşünebilir, değil mi anneciğim."

Annesi:

"Oğul, biz Fatıma Annemizin yolundan gideriz. Kalbimiz kırgın olsa da, bağrımıza taş basarız, gözümüzde yaş bırakmayız. Rabbimin huzurunda davamız divana dahi kalsın istemeyiz.

« Ahirette görülecek dâvaların ilki, Hz. Ali (kerremallâhü vecheh ve radıya'llâhu anh) ile Muaviye dâvasıdır: Allah Teâlâ, Hz. Ali’nin doğruluğuna hükmedecek, diğerleri ise Allah Teâlâ’nın dileğine kalacaktır..»

Müslümanların başını ağrıtan bu meselede Ehl-i Beyt İslâm’a zarar gelmesin diye kendilerine yapılan haksızlığı Allah Teâlâ rızası için affetmişlerdir. Bende onların yolundan gidiyorum. Bu nedenle affettim. Ancak onlar kendilerini affedebileceklerini zannetmiyorum. İyilik yine bize ait kalacaktır.

Oğul annesinin ayağına kapandı. "Yaratılışın çok güzel, kendin ne güzelsin anneciğim", dedi.

Ağlaştılar. İyilerden oldukları için şükrettiler. 

 

 İsmail Hakkı Altuntaş

Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.

Benzer Yazılar

Yorumlar