Döker misin?
yazacaktım… ancak yazılmayan
söylenilmeyecek kadar doğrularım…
eğriler sayısızca …kırgınım…
derdimi dinletecek anda bulunmayan zamansızlık
olsun bu… demekle olmuyor…
ağlamaklı gülmenin içindeyim
sezilmeyen ne çok şeylerim
var
kimini dost tutayım… kendime düşman bir nefsim
ağrıyan başım… bitmeyen dertlerim
dinlenmeyecek kimsesizliğim …
dört duvarım yıkılsa ve açılsa… yerinde bulunmayan kalbim
içinde hasret… sesini kaybettiğim kuyularda ruhum
tesadüflerin olmadığı gerçeklerde
sel akan gözyaşlarımı arayan gözlerim var
düşüncemi boğacak… ölsem dediğimde…
vefasız bir zaman ve yalnızlık
gel ağlama dersin… hasretle inleyen bülbül
demine karışamayan biri
sen yoksun diye taş bas dedi
atacak gönül yok… duyularımda hissiz ve hicranım var
ey gönül kıvrandığım kucağında … saracak
bir cansızlık…ağlama diyorlar
gözyaşımı silecek elimi … kurulayacak bir parçayı
alıp bensiz giderken
dur gitme demeye bırakmadığın saatler tükendi
hangi vakitlerde bekleyeyim… söyleneceksin diye
benim de…ne kadar çok şeyim var
üzme bizi … değersizlik… farkımız
bir sürü içinde kaybolmayan karabaşlı
kesilmeyecek bağımız… o da nişanlı
şimdi sen yoksun
olmuyor… yüzümde bir gölge
kapandım diye bağırsam… açacak bir duyuş istiyorum
ama… daha sızmıyor…katılaşmış halime bir su
döker misin… anlatacak… ne çok şeyim var
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar