Print Friendly and PDF

Kırılmış Kadehim


ezelden aşkın kölesiyiz

duyduk ki iyilik  şarabı sunuyormuşsun

esirgeme …gönülden

yerimiz meyhâne köşesi

çölün bağrındayız… laf değil

söylediğimize aldırmazsın…

bizimkiler nasıl olsa…efsane

aşk sarayında meleklerin

ruhlar tavaf eder …mukaddes evini

kalmadıysa bizde aşk ile muhabbet

varsa bir kalp var … dünyası paramparça

meclisini az ışıtsaydın yaramızı görseydik

yine karanlıkla, ateşle mi korkutacaksın

gör… diyorsun… ayna var

bende suret mi bıraktın

nereye bakacağız ki

ayrılık derdi ile kadeh sunanların dahi acıdı… 

ağlayan gözümün yaşı… içmeden sarhoş etti

ey saki… önceleri göz alıcı kadeh idim

öyle…böyle deyip, kırdın geçirdin

kırılmış kadehte…bulduğum bir parça…

dudağının değdiği yer… benim olsun

içmesem n’olur

meyhanende benim gibi

kaç virane var

İsmail Hakkı Altuntaş

Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.

Benzer Yazılar

Yorumlar