Print Friendly and PDF

Bak da Gör Aşkının Devletiyle

 


XLIV

Ne vakte dek hep tuzağı sorup duracaksın; yeme ne olmuş ki? Niceye dek dama çıkacaksın, evde su mu çıkmış?

Kendi varlığının ortasında ne vakte kadar donmuş, buz kesmiş bir halde oturup kalacaksın? Aşk ateşinin tandırına, alevlerine ne olmuş?

Aşkının ateşi etrafında ta uzaktan dönüp duruyorsun; sâf gümüşsen ateşin ortasına ne olmuş ki atılmıyorsun?

Gam, düşünce tortusuna nasıl da doymadın gitti; sevgilinin yüzünde ne var, muğlara lâyık şaraba ne olmuş?

Varlığındaki soğukluk, sana adamakıllı, pek hararetli sarılmış olsa bile bir bahaneyle sal yola, gitsin; bahaneye ne olmuş ki?

Zamaneden şikâyet ederse de ki: Sen git, zamane sensiz hoş, ne olmuş ki zamaneye ?

Ağaç gibi neden dal dal vesvesesin, kaygısın? Gök gibi tek ol, tek olana ne olmuş ki?

Öyle bir Huten ülkesi ki orda şahıs var da şekil, sûret yok; filân ne biçim adam, filânca kadına ne olmuş deme artık.

Şu gönül, Tebrizli Şems yüzünden aşkın izi, eseri oldu gitti; bak da gör aşkının devletiyle, ikbaliyle ize, esere neler olmuş.

Kaynak: Cilt 3

Mevlânâ Celâleddin-Divân-ı Kebîr-Hazırlayan : Abdülbâkiy GÖLPINARLI

 

Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.

Benzer Yazılar

Yorumlar