Şiğra...Gül Geç
tezelden
iyi
ki doğmuşsun
nesi
var deme
keder
mutluluksa
olur
seninle
gelmek
istememişsin
kötü
mü… iyi ki geldin
sevincin
bize
üzüntüde
olsa çekeriz
nişangahlarda
vursunlar
var diye… bize
takıldın
mı
yumruklaşan
iki kişi
tutkusuz
hunharca
sevişenler
bunlara
değer mi… deme
asıl
sen neden burdasın
alçak
gönüllü
bekleyen
güzellik uykuları
sonbaharı
seçmesinler
nefes...nefes...
sönmesin
tezeller
nerede?
neredeler
kumlardan
yapılan
mengeneye
sıkılmış yaralarım
ruhum
acıyor
rüya
kuyusuna düşmüş Yusuf gibi
neresi?
birlikte
kelime gömdüğümüz çukur vardı ya
oraya
gitmeli
sevgiyi
okuyup üflediğimiz
elimizde
tutamadığımız
yalandan
değil
bir
dikenle büyüyen
baktıkça
ağlayıp
yandıkça
yeniden andığımız
neşe
ve keder de
eşit
uzaklıkla beraber
sözlerimiz
çöl
yolculuğuna çıkmıştı
ölüm
son salınacak
ezeli
sürgün kum tanesi
bir
suvar
çoktan
ölmüş olsa
bir
gözde bin kederi
kadim
bir bedelin daimi ödemesi
kaderin
kalın çizgileri
zulmün
hüznünde tez kızaran güller
kurumasın
ne
yapabilirim başka
kelimelerimin
sersemliği
gül geç
ama
yakayı bırakma
bakan
gözler
yollara
kim
bilir harflerle toplanır
neden
olmasın
hiç
tutulmayacak sözler
olduğu
gibi kalır
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar