Dua
Dualar ederdim
Açılsın kapılar
Dertler biter de
sevinirim diye.
Kabul olan duaların var
diyorlar.
Sordum “niçin gecikti?”
“Sen dua ediyorsun
kendine.
Ya bizim sana olan
duamız.”
Hayır.
Olamaz…
Bizim duamız sana daha
hayırlıdır.
Dediler…
Sabret
Meğer “Duam başka duaya
muhtaçmış.”
Yükseklerdekiler
Yükseklerdekiler,
aşağıya ne zaman inecekler?
Bu insanlara kimler
yardım edecek?
Efendimin hayatına hiç
bakmadılar mı?
Arkadaşları önce
köleler, sonra ezilenler.
Bize ne oluyor?
Kapımıza bir insan
gelmez.
Sıkıntısı olan uğramaz.
Boğulmuş gideriz,
yükseklerde, hem de ne yükseklerde.
Yüksekler…
Çıkması, inilmesinden
kolay olan yüksekler.
Yüksektekiler aşağıya
bir bakın…başınızı aşağıya bir indirin.
Bakmıyor musunuz?
Ne yapıyor,
aşağıdakiler?
-Ne yapsınlar…!
Aşağıdakilerde insan ya,
kendilerini yüksekte görmektedirler.
Ey yüksektekiler,
aşağıya bakın, aşağıdakiler?
Yüksektekiler
aşağıdakiler kadar emin misiniz?
Düşmek acıdır, ancak aşağıdakiler sizi
bilmezler.
O zaman sizi kim
bilecek?
Yüksektekiler, birazda
dünyalıkları olan kişiler.
Arayanı, soranın derdini
anlatanı olmayan kişiler.
Var mıdır, yok mudur,
yüksektekiler?
Yüksektekiler, sönmüş yağlı kandiller.
Işığı olmayan, seveni
yok olmuş kimseler.
Ey aşağıdakiler!
Hamallar, yükseklerden
tez düşecek kimseler.
Yüksektekiler
aşağıdakileri fark etmenize gerek kalmadı.
Kader in bir kanunu bu,
Yüksekte olanlar bir
gün, mecbur aşağıya düşecekler.
İsmail Hakkı Altuntaş
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar