Yüce Arkadaşım
Hayatımız doğrusu ve
yanlışı zenginleşirken bir arkadaşlığımız ve bir sevdamız hep kalbimizde mevcut
bulunur. Onu seçmekte ne kadar şanslı oluruz bilemeyiz. Fakat seçtiğimiz
arkadaşımızın vefalı oluşu karşısında hep mahcup olacağımız kesindir. O bizi
hep mahcup eder. Ona karşı yaptığımız bütün isyanlar, hatalarımız, tarafından
affedilir. Şaşırıp kaldığımız bu arkadaşımızın bize karşı ihtiyacı olmasa da
herşeyimizle ona bağlı oluşumuzdur. Bizimde diyecek bir sözümüz şikayetimiz
olamaz.
Hayat kaynağımız,
vefâkar dostumuz, bizi bizden fazla bilen, seven, sevgilimiz. Sonsuz duygularla
minnet duyup hiçbir şey yapamadığımız, karşılığını ödeyemediğimiz, ihsan
sahibi, ne yapmalı ne etmeli dediğimiz hallerde, hep sözümüzden caydığımız;
Yüce arkadaşımız
Kahrolmak denilen şey,
bu mudur?
Cehennem gülistan olur,
denilen, bu mudur?
Cenneti değersiz kılan
ilişki, bu mudur?
Yücelerden bakışıyla
zâtını bizim için yerlere indiren, aşkını bizim için her demde aşikâr eden;
Yüce arkadaş!
Ben mahcubum ve
pişmanım.
Bir taş kadar seni
bilemedim için.
Bir taş kadar
sabredemediğim için.
Keşke, denilmez denir,
fakat seni bilmek şerefine ermiş olmanın, değeri yanında, varlık olmaktan
utanarak, huzurunda affımı niyaz ediyorum. Seni sevenlerin çok, bilenlerin çok,
kulların ise sayısızdır.
Ben olmasaydım diyecek
kadar çok pişmanım.
Hesap verilecek denilen
divanların karşısında, bir değerim olmadığı halde beni hesaba çekerek, bana
değer vermene dahi üzülüyorum. Değersiz olan bir şeyin hesabı olur mu ki?
-Yok olsun gitsin. Adı
anılmasın.
Yüce arkadaşım,
Varlığımı yok edeceğim
diye bir kudretim yok. Var olduğumun ezikliği ile Senden Sana sığınıyor, Seni
dilemekten dahi mahcup oluyorum. Beni benden al, bensiz bırak. Elimde olmadan
geldiğim bu dünyadan, yine elimde olmadan giderken, kulluğumu değerli bir şey
olarak görmüyorum. Sırf Senin sözünü yerlere düşürmemek için acziyetimin
ifadesi olarak emrini yapmaya çok çalıştım.
Başaramadım.
Eğer ki bir zaman hesap
soracak olursan, huzuruna çağırma, bana
da bakma. Hiçbir hak davam ve alacağım yoktur. Bir alacaklı olarak istediğini
yapma azametine, Sen sahipsin. Ben Senin istediğin gibi bir arkadaşın olamadım.
Seni sevmek benim dinim
imanımdı. Hakkını yerine getiremeyenin hakkı canı kurban kılmaktır.
Yüce Arkadaşım.
İsmail Hakkı Altuntaş
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar