Durup Kalmayan, Solup Dökülen Gülü Ne Yapacaksın?
XXI
Dil-i men ki bâşed ki turâ nebâşed
Ten-i men ki bâşed ki fenâ nebâşed
Benim gönlüm
kim oluyor ki senin olmasın? Bedenim de ne oluyor ki yok olup gitmesin?
Tut ki gökyüzü
benim oldu; Ay’ı elde ettim. İkisinde de ışık olmadıktan sonra neye yarar ki?
Cennetin içinde
olayım, nimetlere kavuşayım... işkenceler çektikten, senin yüzünü görmedikten sonra
cennet nedir, nimet ne?
Suça, cefaya
sen özür getirdikten sonra cefalar, tutalım vefa olmamış, ne çıkar?
Yanlış yapılan
iş yüzünden sen azarlamaya başlarsan, canla gönül yanlış işe girişmez de ne
yapar?
İki bin
defterlik ders versem bir arılık duruluk, bir zevk, safâ olmadıktan sonra
usanmaz, bıkmaz mıyım dersin?
Seher yeli
olmadıktan sonra ne bir yasemin güler, ne bir ağaç oynar, ne de bir yeşillik
biter, yeşerir, kokar.
Yoksulluğa
düşürdün de çırçıplak soydun ama kaftanı yokmuş, Ay’a ne gam?
Ne şaşılacak
şeydir ki bilgisiz, gönüle aldırış bile etmez. ama herkes de bey, padişah
olamaz ya.
Keremi, bütün suçluları kapısına çağırır... sıra sana da geldi mi,
kötülüğüne bakmazlar.
Bırak canı, vazgeç gökyüzündeki Ay’dan. and olsun Tanrı’ya, hiçbir
şey Tanrı’ya benzemez.
Yokluğun ezeceği başı ne yapacaksın; senin olmayan altınla ne işin
var?
Bütün gün, gel sevgilim der durursun; durup kalmayan, solup
dökülen gülü ne yapacaksın?
A can, sevgilinin belâsından kaçma. belâ olmayınca ham kalırsın
sen.
Ne güzel, ne hoş geçer o Ay’la geceler. öyle bir Ay’dır o ki tüm
yüzdür, ardı yoktur.
Ne ho ştur o padişah ki kul köle kesilir. ne güzeldir o sevgili ki
hiç ayrılmaz do stundan.
A beden, sen sus da gönlüm söylesin. çünkü gönlün sözünde ne ben
vardır, ne biz.
Kaynak:
Cilt 7-2
Mevlânâ
Celâleddin-Divân-ı Kebîr-Hazırlayan : Abdülbâkiy GÖLPINARLI
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar