Ben Senim, Bana Bak, Böyle
LXXVI
Yarın
zehir gibi, yarınsa şeker mi şeker. Allah için olsun böyle bakma bize, Allah
için olsun,
Amma gene de
elinle sunduğun zehir, bizce şekerlere bile maden kesilmiş; çünkü öylesine bir
nursun ki, öylesine aydınsın ki.
Bir nur ki
anlatamam onu, o bile ayaklarına düşer, ayaklarına kapanır da a yoksul, gel de
daha hoş bak bize demek ister.
Ben senim,
bana bak, böyle ol ey baştan ayağa kadar tamamıyla nurdan ibaret güzel, artık
ayaktan bahsetme, baştan söz açma.
Halkın gözüne
göründükçe âdeta gösterişlerle dopdolusun sen; halbuki sen, benden ziyade benim
gönül kanıma batmış, gark olmuş gitmişsin.
İncilerin
varsa bir de gel, benim iki gözümün denizine bak; mehenk taşın varsa altına
dönmüş yüzümü seyret.
O Tebrizli
Tanrı Şems’ine karşı tilkileşmeyen, küçülüp büzülmeyen avı köpek bile sayma.
Kaynak:
Cilt 2
Mevlânâ
Celâleddin-Divân-ı Kebîr-Hazırlayan : Abdülbâkiy GÖLPINARLI
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar