Print Friendly and PDF

Rumlardan Başka Ne Beklenir Ki

 


 

Girit’te Müslümanlara Yapılan Mezalim

Osmanlı Devleti, Girit’i fethinden sonra adanın yerli halkım oluşturan Rumları, dini inanışlarında tamamen serbest bırakmış, ibadethanelerine asla dokunmamıştır. Mekteplerin idaresini, her türlü teftiş ve nezaretten muaf olarak kendilerine bırakmış, adetlerine, ana dillerine hiçbir müdahalede bulunmamıştır. Hatta Türkler adaya gelmemiş olsaydı, adada gitgide Katolik ayini yapılır olacak, Ortodoks mezhebi ve Yunan lisanı ise büsbütün unutulacaktı denile bilir. Osmanlı Devletinin adaya hakim olmasıyla birlikte adada can ve mal güvenliği sağlanmış, kimsenin malına, canına asla dokunulmamış, memleket harap olmaktan kurtulmuştur. Türklerin bu medeni davranışları sebebiyle yerli ahaliden tek bir aile bile vatanım terk etme ihtiyacını duymamış, herkes huzur içinde yaşamıştır .

Ancak bu durum Osmanlı Devleti’nin zayıflaması ve Yunanistan Devleti’nin kurulması ile değişmeye başlamıştır. Yunanistan’ın kurulmasından sonra Etniki Eterya’nm amacı Ege adalarıyla birlikte Girit’i de Yunanistan’a ilhak etmek olduğundan Etnik-i Eterya’nm önderliğinde Girit Rumları Müslümanları adadan uzaklaştırmak için bütün yollan denemeye başlamışlardır. Rumlar adada belirli noktalan ele geçirebilmenin ve davalarında haklı olduklarını savunabilmenin tek yolunun çoğunluğu sağlamak olduğunu bildiklerinden Müslümanları yıldırarak adadan gitmelerine sağlamayı düşünüyorlardı.

Girit’teki Rumların Müslümanlan yıldırmak için bütün yollan denedikleri görülmektedir. Rumlar yeni yetişen nesillerini de Türk düşmanlığı ile yetiştirmektedirler. “Girit (Tarihçesi ve Manzaralar)” adlı makalede bu konuda “Cezirede daima zulüm havası içinde büyümüş bir unsur yetiştirildi. Bunlar hiçbir şeyden memnun olamazlar ve şekâvat, isyanı ararlar. Bugün cezire halkının on yaşındaki çocuklarından itibaren cümlesi isyan ruhludur”   .

Girit asileri göz yıldırmak için benzeri görülmemiş cinayetler işliyor, yakaladıkları Osmanlı askerlerini, ellerini keserek, derilerini yüzerek, göğüslerini   yarıp kalplerini çıkararak insanlığa yakışmaz bir vahşet yapıyorlardı

Rumlar, Müslümanları yıldırmak için, Müslümanların ırz ve namuslarına tecavüz etmeler, mallarım yağmalamalar, mallarını, emlaklarını tahrip etmeler gibi barbarca yollara girişmişlerdi . Özellikle adada zaptiye ve adliye kuvvetlerinin Hıristiyanların eline geçmesi Müslümanların can ve mal güvenliğini sarsmıştır . Rumlar, isyanlar sırasında bir çok Müslüman’ı katletmişler, ancak Avrupa Devletleri’ne bu katliamı Müslümanlar yapıyormuş gibi yansıtmışlardır. Özellikle basın isyanın en büyük silahı olmuştur . Osmanlı Devleti isyanlar sırasında Hıristiyanlar tarafından muhasaraya alman bazı köylerin tahliye edilmesi , Müslümanların katledilmesi olaylarının artması üzerine de adaya sık sık askeri takviyelerde bulunmuştur. Hanya’ya bir saat mesafede bulunan Daroça karyesinde Hıristiyanların bir Müslüman’ı öldürmesi ve üç kişiyi de yaralaması üzerine cezirede bazı tedbirler alınarak asayiş sağlanmış ise de, her hangi bir durum için beş tabur asker gönderilmesi gerekli olduğu ve Cezirede alınan tedbirlerin Müftü ve imamlar vasıtasıyla Müslümanlara, ruhani liderleri vasıtasıyla da Hıristiyanlara duyurulması kararlaştırılmıştır . Yunanistan tarafından Girit’teki yağma olaylarına asâkir-i şahanenin iştirak ettiği gibi söylentiler ortaya atılmış, ancak bunun aslı olmadığı bilakis Müslüman köylerinin Hıristiyanlar tarafından yağma edildiği İngiltere Hariciye Nazırı tarafından belirtilmiştir .

1896 senesi başlannda Epitropi fesat cemiyetinin kışkırtmasıyla meyhanede birkaç Rum silah atmaya başlarlar. Jandarma bu uygunsuz hareketi önlemeye çalışınca Rumlarla jandarmalar çarpışır. Epitropi fesat cemiyeti ile Rahip Malakonun kışkırtmaları sonucu Rumlar adanın her tarafında Müslümanlara saldırıya girişirler. Her yerde öldürmeler, yağma, soygun ve yangın baş göstermiştir . Malviz kazasında Müslümanlarla Hıristiyanlar arasında meydana gelen olayda pek çok Müslüman öldürülmüş ve pek çoğu da yaralanmıştır. Hıristiyanlar Müslümanların pek çok köyünü yakmışlardır .

Girit valiliğinin bir telgrafında, Hıristiyanlar tarafından kendilerine yapılan baskı ve zulümden dolayı ev, eşya ve arazilerini terk ederek Kandiye'ye iltica eden kırk bini aşkın Müslümanın iki seneden beri çok zor durumda oldukları, terk ettikleri evlerinin taş üstünde taş kalmayacak bir şekilde Hıristiyanlar tarafından tahrip edildiği, zeytin ağaçlarının büyük bir kısmının kesilerek yakıldığı, kalanların da kesilmekte olduğu; bütün bunların yanında Kandiye'ye göç esnasında binden fazla Müslümanın Hıristiyanlar tarafından katledildiği; Müslümanların içinde bulundukları bu durum ahali tarafından defalarca büyük devletlerin hariciye nazırlarına ve konsoloslarına bildirildiği halde Müslümanların yararına olabilecek hiç bir teşebbüste bulunulmadığı bildirilmiştir .

Adada Müslümanlara yapılan katliam ve değişik işkence olaylarını “Girit Hailesi” adlı kitapta da görmek mümkündür.

“Zafhi” karyesinde 8 aileden tamamı Müslüman olan 156 kişi feci bir şekilde öldürülmüştür. Geri kalan 131 kişi acınacak bir haldedirler. Bu öldürülen kişiler kadım ve erkek olmak üzere 7’den 70’e her yaştan insan bulunmaktadır. Bu öldürülen insanlar taş ile başlan ezilerek, tecavüze dilerek ve değişik işkenceler ile öldürülmüşlerdi .

“Ahladonya” köyünde ise Rum çeteleri bir den bire bu köye dalıp sağa sola kurşun yağdırmışlardır. İlk önce Zarife Hatun adında birisini şehit etmişlerdir. Daha sonra bir iki eve toplanmış silahsız, erkek, kadın, çoluk çocuktan ibaret Müslümanları dışarı çıkartıp para, mücevher ve üzerlerinde neleri varsa aldıktan sonra kurşunlayarak şehit etmişlerdi .

“Sika” karyesinde 147 nüfusu bulunan Müslüman ahali, ‘Taliyoçi” karyesinden hicret eden Müslümanlarla birlikte on beş gün müdafaa ettikten, sonra Hıristiyanların lağımlar, hafir ve dinamik fişekleriyle bunları ateşe vermesi üzerine hepsi öldürülmüştür .

“Sitrav ve Zûkasari” karyesinde edilen tahkikat sonunda 108 kişinin şehit edildiği anlaşılmıştır. Buradaki pek çok Müslüman parça parça edilerek öldürülmüştür. Öyle vahşice işkenceler yapılmış ki doğum yaparken zina yapılan ve çocuğu parça parça yapılan Müslümanlar dahi vardı .

“Esya“ karyesinin 110 nüfiısdan ibaret bulunan Müslümanlar, çeşitli mezalime maruz kalmışlardır. Müslümanları muhasara ettikten sonra onların silahlarını almışlar ve himaye vaadiyle karyelerinden bir mil mesafede bulunan Ayasofya adındaki manastıra götürmek için camiden çıkarmışlardır. Camiye gelmeyip hanesinde kalan İbrahim Hocaki ve evlatları Fatma, Kibari, Ahmet, Mustafa ve hanımı Fulya adındaki beş kişiyi hanelerinde katl ve zina etmişlerdir. Ayasofya manastırına giden Müslümanların hepsini şehit etmişlerdir. Bunları ellerini, ayaklarını, burun ve kulaklarını, erkeklik organlarını kesmek suretiyle öldürmüşlerdir. Oğlunun öldürüşüne feryat eden bir anneyi ise boğazına bir ip takıp ölene kadar manastır etrafında sürüklemişlerdir. Bu karyede 76 kişi değişik şekillerde öldürülmüştür .

“Palyoçi” karyesinin 71 kişilik nüfusundan ibaret olan Müslümanları, katliamdan kurtulmak için “Sika” karyesine gitmişlerse de burada da Hıristiyanların zulmünden kurtulamayarak hepsi öldürülmüştür .

“Ziro” karyesindeki Hıristiyanların Hacı Dosunaki Mustafa Efendi’nin evi sokağında toplanmaları üzerine Müslümanlar da çoluk çocuk camiye toplanmışlardır. Hıristiyanların bir şey yapmayacağız sözü üzerine dışarı çıkan Müslümanların çoğu Hıristiyanların kurşunlarına hedef olmuşlardır. Camide kalanlar ise orada vahşi bir şekilde öldürülmüşlerdir. Buradan kaçan Kaza İdare Katibi sabık Mustafa Fehmi Efendi ile Ladikaki Cemali Efendi Co karyeli Papa Yorki ile Papa Vasili isimli rahipler tarafından vahşice öldürülmüştür .

“Laminun” karyesi Müslüman ahalisinin sığındığı eve saldırarak bunları feci bir şekilde öldürmüşlerdir. Bunların cesetlerini parçalayarak cami içerisine doldurmuşlardır. Bunlar arasından yan canlı olanları ise köy civarındaki taş ocağına götürmüşlerdir. Bu karyede toplam 101 kişi feci şekilde öldürülmüştür .

“Ahlaza” karyesine Hıristiyan ahali saldırarak bir kadım öldürdükleri gibi Müslümanların toplandığı bir iki eve de saldırarak onların silahlarını ve değerli mücevherlerini aldıktan sonra üzerlerine kurşun yağdırmak sureti ile erkeklerin hepsini ve 9 kadım öldürmüşlerdir. Bu karyede öldürülen kişi sayısı toplam 43 kişidir.

“Aymama” karyesindeki Müslüman ahali, bir hafta boyunca her türlü işkence ve tecavüze maruz kalmışlardır. Bu karyede 42 kişi şehit edilmiş ve geri kalanlar da Avniye kasabasına iltica etmişlerdir .

“Vuri” karyesinde ise 39 kişi olan Müslüman ahalisinin firar eden üç kişiden geri kalanı barbarca zulüm edilerek Öldürülmüştür. Naaşları yığın edilerek yakılmıştır .

“Molyana” karyesinde ise Nahiye Müdürü Hacı Mİhail’in başında bulunduğu Rum çeteleri, Türklerin silahlarını topladıktan sonra, emniyetli yere götüreceğiz sözü ile köyden çıkartılarak 106 kişiyi katletmişlerdir. İki Müslüman kadını Hıristiyan olmak için zorlamışlardır. Birisi reddedince kadını etlerini dilim dilim doğrayarak şehit etmişlerdir .

“Zako” karyesinde 3 kişi öldürülmüştür. “Karya” karyesinde de 15 kişi şehit edilmiş diğerleri ise Avniye kasabasına gitmişlerdir. ‘Taraspori” karyesinde de 4 kişi şehit edilmiştir. “Seflavus” karyesi Müslüman ahalisinin 15 kişiden ibaret olan hepsi şehit olmuştur. ‘Katopiskopi” karyesinde ise 2 kişi şehit edilmiştir. “Pilalimata” çiftliğinde ise 3 kişi öldürülmüştür. ‘TDevirdolos” karyesinde de 1 kişi şehit edilmiştir.

“Liniş” karyesindeki Müslüman ahalinin yalnız bir kişi hariç diğerleri şehit edilmiştir. Burada toplam 10 kişi şehit edilmiştir. “Rokaka” karyesindeki Müslümanlardan 8 kişi öldürülmüştür. “Handara” karyesinde ise imam Hafiz oğlu İbrahim Efendi’nin arkasına koydukları semer üzerine binerek öteye beriye gezdirmişler. Sonunda da karısıyla beraber öldürmüşlerdir .

Tablo Vin Girit’te Öldürülenler

Karyenin adı  Toplam Öldürülen    Öldürülen

Erkek  Öldürülen

Kadın  Öldürülen

Çocuk Hamile

Kadın

Zefhi   156    82      74      17      5

Sika    144    63      81      27      3

Setravir zukasarî      107    55      53      24      5

Eşya    76      43      33      18 "    3

Palyopaçi      71      34      37      18      -

Zîro    101    59      42      16      -

Ahlazya         43      34      9        1       

Aymama       42      21      21      11     

Vuri    36      18      19      12     

Zako   3        3        -        -       

Kariya 15      10      5        -       

Paraspori      4        4        1        1       

Rokaka         8        7        1        4       

Lisinis 10      5        5        -       

Handra         2        1        1        -       

Avniye 1        1        -        -       

Misa   6        3        3        -       

Saklavus       15      11      4        3       

Kataposkopi  3        3        3        -        -

Pilalimata      4        2        2        2        -

Dortolos       1        1        1        -        -

Toplam       851   449   302   149   22

 

24 Mayıs 1312 tarihinde Hanya şehrinde Meclis idare azasından Emin Efendi, Hacı Abdullah, Ağrimaki İbrahim Efendi şehit edilmiştir. Yine bu tarihte Kizonya kazasında 21 kişi, Kisamo kazasında ise 15 kişi hunharca şehit edilmiştir .

Girit Rumları Müslümanların canlarına karşı saldırılan yanında mallarına karşı da pek çok saldın ve gasb hareketi düzenlemişlerdir. Nitekim, 3 Haziran 1312 (1894) Galoş karyesindeki Müslümanların zeytin çiftliklerini ilhak etmişledir. 6 Haziran 1312 (1894) Masi ve Kavyana karyelerinde ki Müslüman ahalinin emlaki ateşe verilmiştir. 7 Haziranda da Eskolofiya, Viranposkopi, Kinarça, Bakalohari’deki Müslümanların çiftlikleri yakılmıştır. 8 Haziranda Hamalori, Masi karyelerinin de Müslüman çiftlikleri ateşe verilmiştir. Esteri, Viranapaskopi karyelerinde Müslüman ahalinin ağaçlan ateşe verilmiştir. Halk bu olaylan padişaha bir telgraf çekerek bildirmiştir .

12 Haziran 1312 tarihinde Ayaparaski, Ayazeryaza karyeleri, 13 Haziranda ise Milepodomo kazasına bağlı Erfos ve Eskolofya karyelerinde, 14 Haziranda Hamalari, Esteri karyelerinde, 15 Hasiran’da Milepotomo kazasına bağlı Pirino, Viranposkopi, Erfos, Emneto karyelerinde ki Müslümanların emlak ve zeytin ağaçlan ateşe verilmiştir .

Bâbıâli tarafından Rusya İmparatoruna çekilen bir telgrafta Star civarındaki köylerde Hıristiyanlar tarafından yapılan katliamlarda 1500 kişinin öldürüldüğü, bunların 76’sınm dövülerek öldürüldüğü ve öldürülenlerin cenazelerinin defti işlerinin Hıristiyanlar tarafından engellendiği bildirilmiştir .

17 haziran 1312 tarihinde de Resko kazasına bağlı Ayazaryana, Esteri, Hamalori, Pipi, Kiryana, Milapatomo kazasına bağlı Pirino, Kaynarca ve Erfos karyesindeki Müslüman ahalinin zeytin ağaçlan ateşe verilmiştir. 19 Haziranda Ayaporoski, Hamalori karyesindeki Müslüman ahalinin haneleri eşkıya tarafından ateşe verilmiştir. 20 Haziranda da Perama, Delenpalor Ayoparaski, Ayazeriyaza, Hamalovi, Esteri, Ayzimetri karyelerindeki Müslümanların zeytin ağaçlan yakılmıştır. 1 Temmuzda Amnato karyesinde, 4 Temmuzda Resmo kazasına bağlı Kulzine Karyesinde üzüm ve odun toplamak için giden Azizaki Mercan, Fehimaki Mehmet, Emiraki Muharrem adındaki kişiler öldürülmüştür .

8 Safer 1312 (16 Ağustos 1894) tarihinde İsfakiye sancağına bağlı Küme köyü Müslümanlanndan üç kişinin Hıristiyanlar tarafından öldürülüp cesetlerinin yakılması üzerine Bâbıâli bu gibi olayları önlemek için tedbir alınmasını istemiştir .

8 Ağustos 1313 (1895) ‘da Somata karyesinde bulunan Osmanlı askerine silah çekilmiştir. Esteri ile Hamolori karyelerindeki Müslümanların zeytin ağaçlan yakılmıştır. 13 Temmuz da Esteri, Hamalaveri ve Pakri karyelerindeki Müslüman ahalinin zeytin ağaçlan yakılmıştır. 20 Temmuz da Lodra karyesindeki Müslümanlann emlaklan eşkıya tarafından yakılmıştır. 21 Temmuzda da Emneto karyesinin Müslümanlann zeytin ağaçlan yakılmıştır .

23 Ağustos 1313 tarihinde Kalosika kalesi istihkamı civarında Kanalaki Aziz isimli şahıs eşkıyanın kurşunlarıyla şehit edilmiştir. 13 Eylülde Marola karyesi civannda Kokonan Haşan isminde kimse ot toplamakta iken eşkıya tarafından öldürülmüştür. 23 T. Evvelde Selyanaki Haşan ismindeki kimse eşiyle beraber Gavurtikana adındaki mahalde ot toplamakta iken eşkıya tarafından öldürülmüştür. 8 K. Evvel de Masi, Ayazeriya ve Lodra karyelerinde bulunan Müslüman ahalinin emlaki eşkıya tarafından ateşe verilmiştir. 1 K. Sanide Lodma, Emnâto, Pikti ve Esteri, Hamalori, Kaynarca, Viranpiskopi, Perino karyelerinde Müslümanlann zeytin ağaçlan ateşe verilmiştir. 16 Nisan da Postolaki «Hüseyin hanımıyla birlikte ot toplamak üzere Vigla adlı mahalde posta bekleyen eşkıyanın taaruzuna uğramışlar ve Hüseyin öldürülmüştür .

1 K. Sani 1314 (1896) tarihinde Hıristiyan ahaliden beş altı kişi Amari kazasına bağlı Yerakari karyesinde ikamet eden İbrahim Velizakinin hanesine girerek bir çift öküzü ile beş tane koyanlarını almışlardır. 25 K. Sani de Bibi karyesi ahalisi abluka altında bulunduğu sırada Hıristiyanlar kudurmuş köpekler gibi üzerlerine musallat olarak bütün mal ve emlaklannı hatta kadınlarının ellerinde bulunan ziynet eşyalarını dahi almışlardır. Amari kazasında Jervenos ve Kalizisi karyelerinde mahsur bulunan Müslüman ahalinin bütün hayvanatına el koymuşlardır. 26 K. Sani de Evasıl kazasına bağlı Sipali karyesiyle Parmoliva manastırında mahsur bulunan ahalinin ellerindeki eşyalarına el konulmuştur. 26 Nisan da ot toplamak için Yanozi karyesine giden Kardoşaki Mustafa Kakosokali adlı yerde pusuya yatmış eşkıyanın attığı kurşunlar ile şehit edilmiştir. 14 Mayıs da Hamalori, Eteri karyelerinde bulunan Müslüman ahalinin zeytin ağaçlan yakılmıştır .

7 K. Sani gecesinde Temnus kazasına bağlı Zirarhanis adh karyede kahvehaneden kendi evine giden Maki Haşan ağa adlı kimse eşkıya tarafından şehit edilmiştir. 8 K. Sani Kanoryo kazasına bağlı Pirika karyesinde Mehmet ağa namındaki kişi Hıristiyanlar tarafından şehit edilmiştir. 1 K. Sanide Kandiye şehrinden bir buçuk saat mesafede bulunan Fenaka adlı karyede Hıristiyanlar Müslümanlann mallarına el koymuşlardır .

Bunun yanında Hıristiyanlar, Müslümanların okul ve ibadethanelerine de zarar vermişlerdir. Buna örnekte, Hanya’da seferberlik ilâm münâsebetiyle askeriyenin talebi üzerine kız ve erkek mektepleriyle Yusuf Paşa ve Musa Paşa câmileri askerin ikâmesi için teslim edilmesine rağmen Hünkâr câmii (Sultan İbrahim Hân Câmi-i Şerîfı)’ne gelen askerler tarafından namaz kılmakta olan cemaat küstah bir tavırla cebren câmiden çıkanlmış ve Hıristiyanlardan oluşan bir topluluk cami içerisine sokulmuştur. Daha sonra Ağa ve Arap camilerinin de kapılan kırılarak halk camilere doldurulmuştur. Metropol Kilisesi’nin çanlanyla davet edilen halkla beraber Hanya Episkopusu ve üç râhip Hünkâr camiine gelerek yarım saat kadar âyin yapmışladır. Âyin sırasında mihrâb ve minber mahfilleri tahrib edilmiş, Kur’an-ı kerim’ler avizeler parçalanmış, halılar ve diğer eşyâlar yağma edilmiştir. Askeriye ve episkopastan cesaret alan halk sokaklara dağılarak rast geldikleri Müslümanlara küfürler savurarak ağır hakaretlerde bulunmuşlardır. On bir ciminin kapılarını kırarak tahrip etmişlerdir. Yeni mahelledeki ciminin mininerisinin şerefeden yukarı kısmı tahrip edilmiştir. Hünkâr câmisi tahsis edilerek minaresine Yunan bandırası çekilmiştir. Ağa, Kal’a kapı, Arap, Köprü Mahalle ve Yeni mahalle camilerinin de minareleri kısmen yıkılarak bazı minârelere tahtadan yapılan haç konulmuştur.

Kaynak: Hasan Ali CENGİZ, GİRİT İSYANLARI (1866-1908)

Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.

Benzer Yazılar

Yorumlar