Print Friendly and PDF

The War Game(1965) Savaş Oyunu

Bunlarada Bakarsınız




 

 48 dk

 Yönetmen:

Peter Watkins

Senaryo:

Peter Watkins

Ülke:

İngiltere 

Tür:

Dram, Bilim-Kurgu, Savaş

 Vizyon Tarihi:

01 Kasım 1965 (İngiltere)

Dil:

İngilizce

Oyuncular:

    Michael  Aspel

    Peter   Graham

    Kathy   Staff

    Peter   Watkins

Özet

The War Game (Savaş Oyunu), nükleer savaş ve sonrası hakkında yapılmış, en kötü durum senaryolarını içeren bir belgesel-dramadır. Kurgudur, bir ingiliz şehrinde geçmektedir. BBC'de 1 saatlik program olarak gösterilmesi planlanmıştır, ama çok şiddetli bulunduğu için 1965 yılında gösterilmemiştir. Onun yerine sinema salonlarında gösterilmiş, büyük ilgi toplamıştır. Bunda içerdiği gerçekçilik payı yüksekti

Altyazı

İngiltere'nin mevcut nükleer caydırıcılık politikası   olası saldırganları, hava bombardıman gücüne bağlı   Victor ve Vulcan MK II uçaklarından atılacak   termonükleer bombalar kullanarak   yok etmekle tehdit etmektedir.

  Bu bombardıman gücünün   uluslararası bir kriz döneminde   İngiltere geneline dağılmış olan   askeri ve sivil havaalanlarına sevk edilmesi planlanmaktadır.

  Bunlar, havaalanlarının tahmini konumlarıdır.

  Batı Avrupa'daki askeri noktaları hedef alan   orta menzilli Rus nükleer füzelerinin bir kısmının   buralara yönlendirmiş olması   muhtemeldir.

  Ayrıca, İngiltere nüfusunun   neredeyse üçte birini barındıran   bu 25 kilit şehrin her birine   sayısı belirsiz başka termonükleer füzelerin   yönlendirilmiş olması da yüksek ihtimaldir.

  Bu şehir ve hava alanlarının her biri   İngiltere'yi yüzölçümü bakımından   dünyada en çok potansiyel nükleer hedefe sahip   ülke yapmaktadır.

  16 Eylül, Cuma. Londra.

  Az önce teyit edilen bilgilere göre   Rus ve Doğu Alman yetkililer dün gece   Çin'in güney Vietnam'ı işgal etmesine   komünist desteklerini göstermek amacıyla   Berlin'e olan erişimi tamamen kısıtladı.

  İki ülke ayrıca, Amerika   işgalci Çin güçlerine karşı taktik nükleer silah kullanma kararını geri almadıkça   Batı Berlin'i 48 saat içinde   istila edeceklerini belirtti.

  İngiltere'de ise hükümet   yaşanan kriz süresince geçerli olacak olan   ulusal güvenlik hali ilan etti.

  Bugün öğle 12 itibari ile merkezi hükümet görevini bırakacak   ve ülke yönetimi   15 bölgesel delege tarafından yürütülecektir.

  Buna ilaveten büyük şehirler ile özerk yönetimli ilçelerde   yerel delegelerden oluşan acil durum komiteleri oluşturulmaktadır.

  Uluslararası durumun ciddiyetini göz önüne alan hükümet   bu komitelerin ilk görevinin   belli sayıdaki sivili güvenli bölgelere tahliye etmek olmasına   karar vermiştir.

  Bu bölgeler, Galler, Lake,  Northumberland, Midlands,  Güneybatı İngiltere, Dorset,  Doğu Sussex ve Kent olarak belirlenmiştir.

  1962 tarihli tahliye planı gereğince   bu karar sadece   belli sınıflarda bulunan sivilleri kapsayacaktır.

 Yarın saat 09:00 itibari ile, öncelikli beş sınıfta bulunanlardan oluşan  60,000 kişilik tahliye grubu  oluşturulacaktır.

 Birinci grup: Anneleri ile seyahat eden 15 yaşından küçük çocuklar.

 İkinci grup: 18 yaşından küçük okul çocukları.

 Üçüncü grup: 18 yaşından küçük ergenler.

 Dördüncü grup: Anne adayları.

 Beşinci grup: Kör, sakat, yaşlı ya da yatalak kişiler.

 - Aralarında babalar da var mı?

 - Hayır, yok.

  Bu kadın Kent şehrine Bermondsey'den geliyor.

  O ve bu tahliye otobüsündeki diğer kadınlar kocaları ile   büyük erkek çocuklarını Londra'da bırakmak zorunda kaldılar.

  Basılı son hükümet planına göre   tahliye tesislerine 18 yaşından büyük sağlıklı erkeklerin yerleştirilmesi yönünde   bir düzenleme bulunmuyor.

  O yüzden, bu erken safhada bile   toplu bir tahliye girişimi başarısız olabilir.

  Çünkü, kaç kadının kocaları ile evlerini bırakıp   sınırlı miktarda eşya ile bilmedikleri bir şehirde   tanımadıkları kişilerin yanında konaklamak üzere   seyahat etmeyi reddedeceği bilinmemektedir.

 Beş odanız olduğu için yarın sabah evinize  tahliye edilen 10 kişi kabul etmeye hazırlıklı olun.

 - Onları nasıl beslerim?

 - Bu size kalmış.

 Aralarında siyahi var mı?

 Acele ile çabuk iş görülmez!

  Hala bir takım ırksal ve sosyal ön yargılar ile   konut sıkıntısının yaşandığı bir ülkede   yaklaşık 10 milyon kişinin, tahliye girişimi için   bazı tedbirler alınması zorunludur.

 Sekiz, evet sekiz kişi   Mesela, bu kadının sekiz kişi barındırıp   onları beslemeye mecbur edilmesi.

 Acele edin.

 Herkes çabuk girsin.

  Bu evi terk eden ailenin   evine el koyulması.

  Evine insan kabul etmeyen bu adamın hapse girme ihtimali gibi.

 - Sekiz kişi alacaksınız.

 - Sekiz mi?

 Hepsini alamam.

 Üzgünüm bayım, sekiz kişi almalısınız.

 İki kişi olsa tamam, ama sekiz kişiyi doyuracak yiyeceğim yok.

 İtiraz yok.

 İtiraz yok.

 Size, acil durum yasaları uyarınca dört oda ve bir mutfağınız olduğundan  sekiz kişi almaya mecbur olduğunuzu hatırlatayım.

 Hayret bir şey.

  İngiltere, nüfusunun yaklaşık yüzde 20'sini   bu şekilde tahliye etmeye kalkışsaydı   bunun gibi sahneler kaçınılmaz olurdu.

  Bu bölgede ikamet eden tüm vatandaşların   acil durum kimlikleri ile yiyecek karnelerini almak üzere   belediye bürolarına gitmesi gerekmektedir.

 İsim?

 Sue Wilkinson, 159 Thornton Caddesi.

 Dulsunuz  19 ve 21 yaşında iki çocuğunuz var.

 Bu yiyecek karneniz.

 Bununla, 60gr tereyağı, 500gr margarin, 60gr çay, 250gr şeker  iki yumurta, varsa 250 ml süt,  250gr et, iki somun ekmek  varsa 1kg patates  ve 60gr jambon'dan oluşan  haftalık temel istihkakınızı alabilirsiniz.

  Hiç savaş yaşanmasa bile   İngiltere'nin, büyük çaplı bir tahliyenin yaratacağı   ekonomik etkilerden kurtulmasının 1,5 ile 4 yıl arası alacağı düşünülmektedir.

  Ve bir savaş yaşanması durumunda ise   insanların tahliye edildiği bölgelerin en az yüzde 20'si bile   radyoaktif serpinti nedeniyle   tamamen yaşanmaz hale gelebilir.

 Karbon-14 radyoaktif serpintiyle ortaya çıkan en tehlikeli elementlerden biridir.

 Bunun insan vücudunda yaratacağı etkiyi biliyor musunuz?

 Hayır.

 Üzgünüm, hiç duymadım.

 Korkarım, atom  radyasyon gibi konularda pek bilgim yok.

 Hayır, bilmiyorum.

 Hayır, üzgünüm ama bilmiyorum.

  1959'da bir İçişleri Bakanlığı faaliyet raporunda şöyle yazıyordu:  Önümüzdeki yıllarda radyoaktivite konusunda   halka daha fazla eğitim verilecek.

  Stronsiyum-90'nın ne olduğunu ve etkilerini biliyor musunuz?

 Şey  Hayır.

 Korkarım bilmiyorum.

 Hayır, bilmiyorum.

 Benim  hiçbir fikrim yok aslında  Bir çeşit barut ya da havaya uçan bir şey olduğunu sanıyorum.

  Berlin'de, ayaklanan   Batı Alman siviller ile silahlı Doğu Alman polisinin   bir araya gelmesi   olayların patlaması için gerekli kıvılcımı çıkarmaya yeter.

 Berlin mi?

 Bunları daha önce de yaşamışlardı.

 Bence ortalık durulacak.

 Endişelenecek bir şey olduğunu sanmıyorum.

 Hayır, savaş çıkmaz.

 Bundan çok eminim.

  17 Eylül.

  İngiliz sivil savunma birimleri radyoaktif serpinti sonucu oluşabilecek   tehlikeler konusunda halkı ilk kez bilgilendiriyor.

 Günaydın bayan.

 Lütfen bu kitapçığı okuyup talimatları uygulayın.

 Evet ama, nedir bu?

  Sivil savunma kitapçığı.

 Bir nükleer saldırıya karşı nasıl korunabileceğiniz yazıyor.

 - Ama ben  - Hoşçakalın bayan.

 Affedersiniz.

 Burada tam olarak ne yapıyorsunuz?

 Mümkün olduğunca çok ev sahibine, patlama ve radyoaktif serpintiye karşı  evlerini nasıl hazırlamaları gerektiğini anlatan bu kitapçığı dağıtıyoruz İnsanlar bu kitapçığı daha önce görmedi mi?

 Birkaç yıl önce de basılmıştı ama pek iyi satmadı.

 - Ücretsiz değil miydi?

 - Hayır.

 9 peniye satılıyordu.

  Şu an alarm sistemi test ediliyor.

  Test 15 dk.

 içinde sona erecektir.

  Bir füze saldırısının, İngiliz Alarm Sistemi tarafından   doğrulanmasından sonra, çarpışma öncesi   yaklaşık 2,5 ile 3 dk arasında   bir uyarı süresinin kalacağı hesaplanmaktadır.

  Ve eğer saldırı füzeleri İngiltere açıklarındaki   denizaltılardan fırlatılacak olursa   uyarı süresi 30 saniyeden az olabilir.

 İlerleyin.

 Sivil Savunmadakiler pencereleri desteklemek ve  kendimizi siper etmek için  malzemeler almamız gerektiğini söyledi.

 Nereden alacağımızı söylemediler.

 Şimdiden 3 yer gezdim, ama oralarda bir şey kalmamış Fiyatlarsa  Geçerli fiyatlarım şöyledir: Kum torbası çuvallarının 10 tanesi 1 paunt.

 Torbaları dolduracak kumun kübik metresi 24 şilin; toprağın 5 kübik metresi 7,10 paunt.

 Kalasların 30 cm'i 8 peni ile bir şilin arası.

 Sığınağınızı hazırlamak için kaç para ayırabilirsiniz?

 Şey  60 şilinden fazlasına gücüm yetmez.

  Bu tutardaki bir parayla ,  sekiz kum torbası ve 6 kalas alınabilir.

 Bir arkadaşım müteahhitlik yapıyor.

 Bana bazı malzemeler ayarladı.

 Dışarısını böyle ayarladım, bu yeterli olmalı.

 İçerideyse  anlattıkları gibi bir sığınak hazırladım.

 Sağlam olmuştur sanırım.

 Oldukça dayanıklı.

 Birkaç kum torbası arttı, bu yüzden bir sığınak da bahçeye yaptım.

  İngiltere'de binlerce ailenin tek bir   dayanıklı sığınağı bile karşılayacak maddi gücü olmayabilir.

  Ve ülkedeki her bireyi kapsayacak bir   Devlet Barınma programı milyonlarca paunda mal olabilir.

 Bunu da burada saklıyorum.

 Biri sığınağıma girmeye çalışırsa  kullanmaktan çekinmem.

 Dini konularda yazan bir Amerikan dergisi son sayısında Hristiyan okurlarına  acele karar verip aile sığınaklarını komşuları ya da yabancılarla paylaşmadan önce  iyi düşünmelerini önerdi.

  18 Eylül.

  Bir saat önce Rus ve Doğu Alman askerlerinin silahlı olarak   Batı Berlin'e girmesini takiben   iki NATO zırhlı bölüğü şehre ulaşma teşebbüsünde bulundu.

  Ancak sayıca üstün Komünist güçler tarafından bastırıldılar.

  Bu durumda, Amerikan başkanının   olası bir Rus saldırısı karşısında ortak kararlılığı göstermek amacıyla   NATO güçlerine taktik nükleer silahlar   kullanma izni verme tehdidinde bulunmaktan başka   bir seçeneği kalmayabilir.

  Rus başbakanının da   bu blöfe meydan okuyup   saldırmaktan başka seçeneği kalmayabilir.

 Yerel bölge komutanı  İngiliz, Fransız ve Federal Alman kuvvetlerine  taktik nükleer silah kullanma yetkisi verdi.

 Seri atış için 15 kişilik ekip oluşturun.

  Bu bir taktik nükleer füzedir.

  Bir Hiroşima bombasına eşdeğer savaş başlığı taşıyor.

  Bu füzenin adı, Honest John (MGR-1).

 Honest John, Mace (MGM-13), Corporal  Pershing (XMGM-31A), Sergeant.

 İşler yakında yoluna girmezse  bütün bu füzeler nükleer başlıklarla fırlatılıyor olacak.

 İşte o zaman Tanrı yardımcımız olsun!

  Bu dönemde, Rusya konvansiyonel silahlarla saldıracak olsa bile   NATO'nun güvenirliliğinin nükleer silahlarla güçlendirilmesi planlanmaktadır.

  Bu yüzden nükleer bir savaşta düğmeye ilk basan tarafın    Müttefikler olması büyük ihtimaldir.

 - Bunu biliyor muydunuz?

 - Hayır, bilmiyordum.

 Evet, az da olsa haberim vardı.

 Evet ve bence bu utanç verici.

 Hayır, bunu hiç bilmiyordum.

 Hayır.

 Bu iyi bir şey olmalı.

  Sadece taktik nükleer silahların kullanıldığı   bir NATO senaryosu sonrasında   Avrupa'da 2 milyondan fazla   savaşla doğrudan bağı olmayan kişinin   ciddi ya da ölümcül şekilde yaralanacağı hesaplanmıştır.

  David Edward Thornley.

  Yaş: 37.

  Pratisyen doktor ve şu an   nükleer saldırıya hazırlık amacıyla kurulan   tıbbi yardım ekiplerinden birinde görev yapıyor.

  Saat: Sabah 9:11.

  18 Eylül.

  Doktor Thornley bir hasta ziyaretinde bulunuyor.

  Berwick Sokağı, Canterbury.

  Kıyı şeridindeki Manston havaalanına 22 km mesafede.

 - Günaydın Doktor.

 - Günaydın.

 - İçeri girin lütfen.

 - Sorun neydi?

 Ateşi bütün gece hiç düşmedi.

  Şu an Rusya'nın elinde bulunan   ve Avrupa'daki NATO ülkelerini hedef alan   750 orta menzilli balistik füzenin önemli bir bölümünün   sıvı yakıtla çalıştığı   ve yerin üstünde saklandığı düşünülmektedir.

  Bu nedenle   oldukça korunmasız haldedirler.

  Rusya, bir karşı bombardımanda onları kaybetme riskine girmektense   böylesi bir krizin daha en başında hepsini fırlatabilir.

  Saat: 9:13 a.m.

 - Çabuk, dönelim!

 - Zaman yok!

 Acele edin!

 Eve girin!

 Çabuk!

 Kımılda, hadi!

 Çabuk, çabuk!

  Bu ailenin kendilerine sığınak yapacak parası yoktu.

  İngiltere'de barışın hüküm sürdüğü son 2 dakika bu şekilde yaşanabilir.

 Pencerelerden uzak durun!

 Çocukları alın!

 Peter!

 Tony!

 Tony!

 O nerede?

 Nerede?

 Düşün!

 Hemşire!

 Dışarıda bir çocuk var.

 Onu getir.

  9:16 a.m.

  Tek megatonluk bir nükleer füze Manston havaalanını ıskalayıp   bu konumdan 11 km uzakta havada infilak etti.

  Oluşan ısı dalgası bu mesafede,    korunmasız bir gözü yakmaya, üçüncü derece yanıklar oluşturmaya    ve eşyaların ateş almasına neden olabilir.

  Şok cephesi on iki saniye sonra   buraya ulaşıyor.

  Kısa bir süre önce Vatikan'da toplanan Hristiyan birliği konseyinde   bir İngiliz ve Amerikan piskopos şu görüşü dile getirdi :  "kilise inanç sahiplerine doğru ve temiz insanların elinde olduğu sürece   beğenmeseler bile nükleer bomba ile yaşamayı   öğrenmeleri gerektiğini söylemelidir.

"  Patlamadan milisaniyenin 10'da 7'si gibi bir süre sonra   100 km uzaktaki   termonükleer bombanın oluşturduğu ateş topunun ışığı   öğle güneşinden 30 kat daha parlaktır.

  Bu küçük çocuğun göz retinası 43 km uzaktaki bir patlama nedeniyle   ciddi şekilde yandı.

 Bana ver!

 Sorun nedir?

  Bu ev, Manston havaalanından 46 ve Sussex'teki Gatwick havaalanından da   65 km uzakta yer almakta.

 Masanın altına girin.

 Masanın altına!

  Termonükleer patlamayla oluşan basınç dalgası   cehennemin derinliklerinde çarpan devasa bir kapıya benzetilmiştir.

 Shhh.

  Bu, 64 km uzaktaki bir havaalanına düşen   ikinci bir bombanın yarattığı ortak şok cephesidir.

  İngiltere'de bu türde en az 60 hedef bulunmaktadır.

  Kent bölgesindeki Rochester:  Londra Havaalanına doğru yol alırken havada infilak eden   bir termonükleer füzenin yarattığı ısıyla oluşan   3,2 km2 çapındaki yangınlarla boğuşuyor.

 Şu tarafa!

  Bu, bazı şehirlere yapılan nükleer füze saldırıları sonucunda    İngiltere'de yaşanabilecek bir olaydır.

  Bu, Hamburg, Dresden, Tokyo ve Hiroşima'ya   bomba atılmasından sonra da yaşanmıştı.

  Teknik açıdan ateş fırtınası olarak bilinir.

  Ani ateş parlamaları ile basınç dalgasının   yanan ocakları körüklemesi sonucu   fırtınanın merkezinde oluşan yangınlar, ısının artmasına ve havayı emerek   saatteki hızı 185'yi aşan   rüzgarlar oluşmasına neden oluyor.

  Gördüğünüz, bir ateş fırtınasının yarattığı rüzgardır.

 Bir  adamın  rüzgara  kapıldığını gördüm!

 Ceketini başının üzerinden alıp uçurdu!

  Kısa bir süre önce Vatikan'da toplanan Hristiyan birliği konseyinde   bir piskopos, basın mensuplarına, "nükleer silahlarımızın aklıselim bir şekilde   kullanılacağından eminim." şeklinde beyanat verdi.

 Kanun ve nizamların olduğu bir sistemde yaşadığımıza inanıyorum.

  Anglikan bir piskoposun gerçek ifadelerine dayanmaktadır.

 Ayrıca haklıların savaşına olan inancım hala tam.

  Bir aile, bu aracın içinde diri-diri yanıyor.

 Çıkarın onları!

  Charles Brooks, Chatham itfaiye şefi.

  Daha şimdiden üç aracı   kullanılmaz hale geldi.

  60 itfaiyecisinden 17'si havada uçuşan enkaz parçaları yüzünden   ya sakatlandı ya da hayatını kaybetti.

  Bu bir ateş fırtınası.

  Merkezinde   yere yakın seviyedeki oksijen tükenerek   yerini karbon monoksit, karbon dioksit ve metan gazlarına bırakmakta.

  Buradaki sıcaklık 800 dereceye kadar çıkıyor.

  Bu insanlar sıcak çarpması   ve duman zehirlenmesi nedeniyle ölüyor.

 Bir sonraki dünya savaşında her iki tarafın da  şehirler tamamen yok edilmeden duracağına inanıyorum.

 Böylece bir sonraki  beş dünya savaşına hazırlanacakları  10 senelik bir toparlanma dönemine girebilirler.

  Solunan havadaki karbon dioksit oranının   %30'u aşması   nefes darlığı   düşük kan basıncı   koma   ve refleks ile   bilinç kaybına sebep olur.

  Solunan havadaki karbon monoksit oranı   %1,28'i aştığında ise   bunu üç dakika içinde ölüm izler.

  İşte nükleer savaş budur.

  Bir nükleer saldırı sonrası sığınakta bulunması gereken   eşyaların listelendiği Sivil Savunma kitapçığında   şöyle yazmaktadır:  " içinde doğum belgeleri, evlilik cüzdanları,  banka defterleri ve sağlık karnelerinın olduğu bir kutu."  10:47.  İngiliz hava bombardıman gücüne bağlı uçaklar Rusya sınırına ilerliyor.

  Amaçları: Misillemede bulunmak.

  Hedefleri: Bunun gibi insanlar.

 Ruslar ya da başka birileri İngiltere'ye nükleer silahlarla saldıracak olsa  onların eşit sayıda şehrini yok ederek  misillemede bulunmamızı ister miydiniz?

 Evet.

 Bunu isterdim, evet.

 Bu bir kısır döngü, ama yine de misillemede bulunmamız gerek.

 İnsanlar, İngilizlerin hep affedici olduğunu ve yapılanları unuttuğunu düşünüyor.

 Bence misillemede bulunmalıyız.

 Hiçbir şey yapmadan geri çekilmemizi istemem.

 Ama  Evet, ben olsam yapardım.

 Evet, kesinlikle öyle düşünüyorum.

 Evet, yapardım.

 Teknik ve zihinsel gelişim açısından  atom çağında yaşıyoruz.

 Duygusal açıdan ise hala Taş Devrinde yaşıyoruz.

 Aztekler bayram günlerinde, evrenin düzenini koruyacağı inanışıyla  tanrılarına 20.000 insan kurban ederlerdi.

 Onlardan üstün olduğumuza inanıyoruz.

  Bu insanlar, Rochester yakınlarındaki   bir toplu konut sitesinin sakinleriydi.

  Birer megatonluk üç füzenin   bu bölge sınırları içinde patlamasından sonra   hayatta kalmayı başaran her doktorun   en az 350 yaralı ile karşı karşıya kalacağı hesaplanmıştır.

  Bu yaralıların çoğu acı verici ikinci ve üçüncü derece yanıklarla boğuşuyor.

 Yanımda küçük bir çocuk vardı.

 Bacakları tamamen yanmıştı.

 Bazısı  Bu insanların  Bu insanların bazısının hayatta kalacak gücü yok.

  Bilindiği kadarı ile, şu anki sivil savunma planları gereği   tıbbi yardım birimlerinde çalışan her doktor   yaralıların tedaviye değer olup olmadıklarına karar vermek için   onları önceden belirlenmiş üç gruptan birine sokmaktadır.

 En kötüsü üçüncü grupta bulunanlar.

 Onlar için   hiç umut yok.

 Bu yüzden onları bekleme bölümü dediğimiz yere alıyoruz.

  Bunlar vücutlarının %50'sinden fazlası yanmış olan insanlar.

  Bu doktor, bekleme bölümüne gönderdiği her hastanın   ilaç verilmeden acı içinde ölmeye bırakılacağını biliyor.

 Birkaç gün içinde ne olacağını biliyorum.

 Benden  Benden hayatlarına son vermemi isteyecekler.

  Şu an gördükleriniz nükleer savaşın bir başka olası tarafı.

  Silahlı bir polis mangası hasta yükü altında ezilen doktorlara   üçüncü grupta bulunanların acılarına son vermekte yardım ediyor.

 Birini vurmaya ya da öldürmeye karar verirsem  o zaman bunun manevi sorumluluğunu üstlenmeye de hazır olmalıyım.

 Devlete kendi adıma  bir başka ülkenin insanlarını  öldürme hakkını ya da imkanını veriyorsam  bu durumun öncekinden bir farkı yoktur.

  Bunun manevi sorumluluğunu da kabullenmeliyim.

  Yaklaşık 160 adet tek megatonluk füzeler kullanarak   İngiltere'ye yapılacak bir nükleer saldırıda    toplam nüfusun 3'te 1'i ile yarısı arasında insanın   hemen öleceği ya da ağır yaralanacağı tahmin edilmiştir.

  Tüm gıda üretim ve saklama tesisleri ile   onların çalışması için gerekli elektriği üreten santrallerin   %50 ile %80 arası kısmı yok olabilir.

  Birer megatonluk silahlar kullanarak yapılacak böyle bir saldırıya   ufak çaplı denebilir.

  Çünkü bunlardan 5 ile 10 kat daha güçlü   savaş başlıkları ile   uçaktan atılan bombanın kullanılma olasılığı oldukça yüksektir.

 Sayının fazla olması sonucu hiç değiştirmezdi.

 Sivil Savunma'nın 15 ya da 20 kat olması  ilk saldırıda aynı sayıda kişinin  ölmesi ya da yaralanmasını engellemezdi.

 En başta adı yanlış.

 Buna Sivil savunma mı denir?

  Bunlar nükleer savaştan zarar gören diğer insanlar.

  Fiziksel olarak etkilenemeseler bile   gördükleri ve başlarına gelen şeylere bağlı olarak   korku ve şok içinde yaşayan   binlerce insanın olması   kaçınılmazdır.

  Bu insanların çoğu   iyileşmelerine yardımcı olacak yeterli psikiyatrik tedavi göremedikleri için   büyük ihtimalle   kalıcı sinirsel bozukluklar yaşayacak.

  Termonükleer savaşın bir başka mirası da bu olacak.

 Daha şimdiden bir düzine adamım çöküntü yaşadı.

 Yaşadıkları stres  ağır iş yükü yüzünden.

 Herkes  polis, sivil savunma görevlisi  ya da böyle bir işte çalışan birinin  insani tepkiler gösteren, duyguları olan  normal birinden farkı olmadığını unutuyor gibi.

  Bu polis memuru, tüm kurtarma sürecini  kayıp ailesini arayarak geçirdi.

 Kimsenin buraya geçmesine izin verilmiyor.

 Hadi, uzaklaşın.

  Daha az darbe almış olan Kent şehrinde bile   çaresine bakılması gereken   tahmini 50.000 ceset olacak.

 Acaba bize  Acaba orada ne yapıldığını söyler misiniz?

 İçeri fotoğrafçı girmesine izin verilmiyor.

 Evet, bunu biliyorum.

 Ama bekleyin biraz  İçeride ne yapıldığını bize söyler misin, lütfen?

 Cesetleri yakıyorlar.

 Binalar cesetle dolu.

 Gömülemeyecek kadar çoklar.

 Binalar  Binalar cesetle dolu olduğu için tek yapabildiğimiz onları  yükseltilmiş çelik kirişlerin üzerine dizip ateşe vermek.

 Tıpkı ızgara yapmak gibi.

  Saldırıdan iki gün sonra   askeri yetkililer, salgın hastalıkları önlemek amacıyla   darbe almış olan Rochester'da 3 km karelik bir alanı kordon altına aldı.

  Hayatta kalan polisler, cesetlerin yakma işleminden önce   akrabaları tarafından taşınmasını   gerekirse güç kullanarak engellemek için silahlandırıldı.

 O işi yaparken  cesetleri yakma işini yani  askerlerden ikisi artık yapmayacaklarını söyledi.

 Bir komutanları gelip devam etmelerini söyledi.

 Onlar da yapmayacaklarının tekrarladı.

 Bu yüzden komutan ikisini oracıkta vurdu.

  Şu an gördüklerinizin hepsi son dünya savaşındaki   bombalamadan sonra Almanya'da yaşanmıştı.

  Bir nükleer savaş sonrasında İngiltere'de de yaşanması   yüksek ihtimaldir.

 Dresden'in bombalanmasından sonra Almanların yaptıkları bir başka şey de  cesetlerin üzerindeki alyansları toplamalarıydı.

 Cesetleri yüzüklerin içindeki yazılardan teşhis etmeye çalışıyorlardı.

 Biz de aynısını yapıyoruz.

 Yüzükleri buradaki kovada tutuyoruz.

  Bu, nükleer savaşın olası sonuçlarından biridir.

  Önümüzdeki 48 saat içinde   İngiltere topraklarının yaklaşık 3'te 1'i   insanı açık alanda öldürmeye yetecek miktarın   10 katı bir radyasyonla kaplanacak.

  Bu bölgede   evlerindeki sığınaklarda saklananların bile çoğu   beş hafta içinde hayatını kaybedecek.

 Lösemi hakkında biraz bilgim var  Karımla son birkaç gündür bilerek bu konuyu konuşmadım.

 Ama ben de  Çok korkuyorum.

 Sadece çocuklarımın büyümesini istiyorum.

 Geriye ne kalacak bilmiyorum  Artık bunu değiştiremem.

 Sanırım bencillik ediyorum.

 Sadece çocuklarımın sağlıklı olmasını  vücutlarındaki bu zehrin yok olmasını istiyorum.

 Aşırı radyasyona maruz kalmanın başlıca etkisi  bağırsakların hücresel yenilenmesinin sona ererek  vücut sıvısının bağırsaklardan direk dışarı sızması  ve insanın tam anlamıyla  kurumasıdır.

 Nereden geliyorsun ey asker  Bir deri bir kemik kalmış asker?

 Aklımın aldığının ötesinde   silahlar taşıyan asker.

 Durup kendine gelmezse   dünyayı yok edecek   korkunç ve ölümcül silahlar taşıyan asker.

 Bu, termonükleer saldırı sonrası olacakların canlandırıldığı  bir tatbikat sırasında Sivil Savunma birliğinin  sosyal yardım birimi tarafından hazırlanan bir yemek menüsüdür.

 "Et kavurma, havuç, lahana salatası  rosto, patates püresi  puding, elmalı turta ve muhallebi.

" Bir nükleer saldırıdan sonra Amerikalılar  otomobiller, çiftlik evleri, televizyonlar, buzdolapları gibi şeylerle  alışageldikleri gibi yaşamaya devam edecekler mi?

 Kimse bilemez.

 Beş gündür değişmeyen bir küvet dolusu suyumuz var.

 Elimizdeki suyun hepsi o.

 Oradan içiyor  yemeklerimizi onunla pişiriyor  ve onunla temizleniyoruz.

  Hiroşima ve Nagazaki'de insanların   üç ay sonra   her şeye kayıtsız ve duyarsız kalmaya başladığı   kendi pislikleri içinde   hiçbir şeye tepki vermeden yaşadığı görülmüştür.

  Bu bebeğin kolu bir fare tarafından ısırıldı.

  Oluşması muhtemel enfeksiyonu   önleyecek hiçbir ilaç bulunmuyor.

 Bugün annemin verdiği bir somun ekmeği  eve götürüyordum ki  karşıma adamın biri çıkıp  ekmek için bana 1 paund vermeyi önerdi.

 Ne diyebilirdim ki?

 Bir banknotu yiyemezsiniz.

  Açlık nedeniyle artan isyanlar karşısında   azalan gıda stoklarının, kanun ve nizamı koruma görevini üstlenenleri   teşvik amacıyla kullanılması kesindir.

  Böylesi bir ayrımcılıktan   kaçınılmaz bir sonuç doğar.

 Bırakın beni!

  Gıda nedeniyle çıkan isyanda bir gösterici ilk kez öldürüldü.

 Geri çekilmelerini söyleyin.

 Havaya bir el ateş.

  İki gün sonra   bu olayın doğrudan sonucu olarak   bir polis mühimmat kamyonu ele geçirilip   gönüllülerden oluşan sürücüleri öldürüldü.

 Asın!

 Yakalayın!

 Son dünya savaşı esnasında bir yakınlarını kaybeden  ya da yoksunluk hisseden Almanya'daki kültürlü sayılabilecek  orta sınıfa mensup insanlar arasında bile  kanunlara aldırmazlık ve yağmacılık ile  adi hırsızlık vakalarına katılım eğilimleri görülmüştür.

  Burası, otorite karşıtı silahlı güçlerce ele geçirilmiş   devlete ait bir Gıda Denetim Merkezi.

  Bu, Gravesend'ten Bayan Joyce Fisher.

  Bir ev kadınıydı.

  Askeri nöbetçilerin cesetleri   üç metre ötesinde yerde yatıyor.

 Moraller azaldığında fikirler de bozulmaya  ve davranışlar daha ilkel daha içgüdüsel bir hal almaya başlar.

  Üç gün sonra ilk polisler öldürüldü.

  Önümüzdeki 15 yıl içinde büyük ihtimalle   12 ülke daha termonükleer silahlar edinecek.

  Bu nedenledir ki   bu filmde yaşandığını gördüğünüz şeylerin, ister bir kaza ile   isterse insanoğlunun kendi eliyle   1980 yılına gelmeden   gerçekleşme olasılığı oldukça yüksektir.

 Sivil ayaklanmalara karışanlar ve yetkililerin  çalışmalarını engelleyenlerle mücadeleyi kapsayan  17. madde uyarınca  John Edward Jarrett ve William Michael Eades  kurşuna dizilerek ölmeye mahkum edilmiştir.

 Tanrı ruhlarını bağışlasın.

 Diz çöküp  hep birlikte Tanrıya dua edelim.

 Cennetteki adı kutsanmış  babamız.

 Hükmün her yere yayılsın.

 Ahirette olduğu gibi  dünyada da sana tapınalım.

 Bizi nimetlerinden mahrum etme.

 Bize karşı haksızlık edenleri bağışladığımız gibi  sen de bizim günahlarımızı bağışla.

 Bizi şeytanın şerrinden koru  nefsimize hakim olmamızı nasip eyle.

 Amin.

 Ruhlarını bağışla Tanrım  çünkü onlar ne yaptıklarını bilmiyorlar.

 Nişan al.

 Ateş.

 "Hayatta kalanlar keşke biz de ölseydik diyecek mi?" Portakal suyu, taze sebze  ya da kısaca "C" vitamini alamayan birçok kişide  4 ay sonra dişeti kanamaları görülecek.

 Bunu bileklerde şişme ve  eklem yerlerinde kanamalar ile kendini gösteren  iskorbüt hastalığı izleyecek.

  25 Aralık.

  Kent bölgesindeki Dover'da bir mülteci kampı.

  Saldırıdan dört ay sonra.

  Radyasyon nedeniyle   bu çocuğun al yuvar sayısı gerekenin sadece yarısı.

  Yedi yıl süresince yatalak kalacak   ve sonra ölecek.

  Bu, Hiroşima'da yaşandı.

  Bu kız hamile.

  Sürekli radyasyona maruz kaldığından   bebeğinin ölü mü yoksa sağ mı doğacağı hakkında bir fikri yok.

 Beni en çok endişelendiren küçük çocuklar.

 Gördükleri dehşet ve yıkımlardan  çok kötü etkilendilerse  buna bağlı olarak bazısı  ciddi kişilik bozuklukları yaşayabilir.

 Hiç bilemiyorum.

 Dün burada kampta çocuklardan birini gördüm.

 Zıplayıp duruyordu  sanırım seksek oynuyordu  ve sonra, sanki çok yorulmuş gibi  birden yere çöktü.

 Yüzü yaşlı birininki gibi  cansızlaştı.

  Bunlar, saldırıdan sonra yetim kalan çocuklar.

  Her birine büyüyünce ne olmak istediklerini sorduk.

 Hiçbir şey olmak istemiyorum.

 Ben de.

 Hiçbir şey olmak istemiyorum.

 Ben de hiçbir şey olmak istemiyorum.

  Termonükleer silahlar,   onların saklanmasının yarattığı sorunlar   ve kullanılmaları durumunda meydana gelecek etkiler konusunda   basın, resmi yayınlar   ve televizyonlarda   tam bir sessizlik hakim.

  Çözülmemiş ve önceden öngörülmeyen her durum için bir umut vardır.

  Ama bu sessizlik içinde bir umut olması mümkün mü?

  Dünyadaki termonükleer silah yığınağı   son beş yılda iki katına çıktı.

  Bu, dünya üzerindeki her bireyin payına   neredeyse 20 tonluk yüksek patlayıcı düşüyor demek.

  Ve bu yığınak istikrarlı bir şekilde artmaya devam ediyor.

  Gördüğünüz bu filmin büyük bir kısmı   Dresden, Darmstadt, Hamburg   Hiroşima ve Nagazaki bombardımanlarından   elde edilen bilgiler;  1954 yılında Nevada Çölündeki Nükleer denemelerden elde edilen bilgiler;  Ve üç Sivil Savunma danışma kurulu üyesi; iki stratejist: bir doktor;   bir biyofizik uzmanı ile bir psikiyatristin   sağladığı bilgilere dayanmaktadır.

  BBC, Kent şehri halkına, özellikle de, yokluklarında bu belgeselin   çekilemesinin mümkün olamayacağı   Garvesend, Tonbridge ve Dover halkına teşekkür eder.


Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.

Benzer Yazılar

Yorumlar