Güle Gülü Bağlamak
Perişanlık gelmiş günüme
Ağlamak istemem
Bir sebeple nefesin gelir
Hemi…can aşkım
İpek yürekli sevdiğim
Ah be…
Her şey düşse aklımdan
Bir sen kalırsın bana
Şimdi biraz uzaklarda
Günler zor geliyor
Kuşları dinliyorum
Ay ışığı altında suya giren
Ayakların sesini
Sevindiren haberlerle
İçim silinir ruhum düzelir
Eğer aşıklığı anlasaydı
Sönmeye çalışırdı özlemim
Bende ayak diretir sus derdi
O kadar sevdin de ben nasıl bilemedim
…
Aşıklık yolu tehlikeli ve zor diyorlardı
Bu bendeki biraz farklı
Kimseden duymadım işitmedim
Böylesini
Acaba Mecnun bilir miydi
Belki o da yanar aleviyle
Benden öte git derdi
Varolmana…doyamadığım
Bu gidişin bende pek tatlılık bırakmadı
Aydınlıksa…zaten seninleydi
Zamanın gereği biliyorum
Dillerim halimi anlatamaz oldular
Anlamazlar ki zaten beni
Derdimi dahi söyleyemiyorum
Seni anmaktan sızlanmaktan
Başka bir şey yapabilsem keşke
Kendime söz atıyorum
O mecbur gitti
Başını suya koyda ayaklarına değer
Su her yerde aynı değil mi
İçteki susuzluğumu sorma…sonra sensizliği
Can aldı… bir şey bırakmadı
Ölmüş olmak gibi halim desem
Sen de sus…yapma böyle dersin
Sayıya gelenler biter diyorum
Bitecek günler
Yorgun halime arkadaş olup
Günlere… kaç gün kaldı…diye soruyorum
Onlarda günü bugünü şaşırdılar
Galiba bir kaç yıl nasıl hesaba girer ki…
İsmail Hakkı Altuntaş
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar