Print Friendly and PDF

Düşlüyorum

Bunlarada Bakarsınız


 





 

Aşk ölümün telafisidir ve onun hakiki karşılığıdır

Arthur Schopenhauer

 

Düşüme saraylar kurdum

Odaları birer dünya

Dolanalım içinde sen ve ben

Kimsesizliğimizi unuttursun

Bugünlerin geleceğine inanabiliyor muydun

Seninle beraber  ikimiz

Zincirli  hayaller

Herkesten sıyrılmış

Gün ve gece grileşti

Bana geldiğinde  isteyeceğim

Senin ellerine bırakacağım

İnleyen  zaman çemberini

Ne yazık ki yoksun yanımda şimdi

Geçmeyi bilmiyor saatleri duruverdi 

Doya doya öptüğüm 

Dudaklarıma yapışmış adın  

Sen yokken hiçbir şey canımı çekmiyor

Ağzıma yüreğim geliyor

Hasretini kana katıp kustum

Boşalttım içimi

Keder içindeyim ama bir umut yeşeriyor peşinden

Seviyorsam ve geleceksin ya …

Boş vermeli  

Aşkımız ölü doğmuştu

Birileri itmişti kurusun diye

Kimlere haberli

Duymasınlar… biz şimdi beraberiz

Bilseler sonraları toprak iken biz

Kimlerdi  nerdeler neden izsiz

Gündüz hayaller, gecelerde rüyalarımın sahibi

Uçmak için gökkuşağına

Çırpınan can kuşlarım gizli gizli

Seninle buzlanır, çöllerde seninle sulanır  

İçime gömdüm bütün dertleri

benimsin gizli hazinem 

Zamanla anlattı

Aşk mutluluk değildi

Seninle bitirmeli    

Yanlızlığımı  ve aşk ateşimi

Seni bana değdirsin ayırmasın

Dolsun boşalması imkanınsız kaynak

Abı hayat budur demeli

Yaralar sönsün artık bedeli ödendi

Sözlü yazılı vadeli

Durma geldim peşine

Yalnızlıkla çektim tek ihtiyacım

Çaresiz istediğimi

Sabah akşam duamı sana kapatıyorum

Yumak yumak sarıyorum sakladığım düşlerimi

Dinliyorum onlarca kez seni

Kaybolmasınlar gelecek günler için

Yeşertsin sonsuz sevgini

Rüyalarım sana doymadı

Günlerce yıkanma

Gelip sarsan beni

Ter kokunu hissetsem

bilmem de doyar mıyım

İçimdeki ses susar belki…

Seni düşünüyorum

Kalbime kazıldın en ince detaylarda

Düşüncelerim de ayrı değil

Dünyada tanrısına kavuşmuş

Biri ne ister ki

 

Kimseler bilmesin duymasın

İnkar da etsinler bizi

İlahi bedenine bulaştırdın 

Daha bırakmazsın artık beni

 

Umutsuzluk aşkının dökülmüş

Son eksikleri

Soyamaz birleşen hayallerimizi

Birbirimizi kıyılarda   beklemek bitti

Hayalin büyük denizini

içtim senin için

Korkma susuz vadiden bile olsa gel

Asa’nın açtığı yol… ayaklarına serildi

Kucağıma sakladım yedi beyzanı

Işıtsın bütün âlemi

En sevgiliye kavuştuk

Nur etti baksana Tanrı  ikimizi


İsmail Hakkı Altuntaş



Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.

Benzer Yazılar

Yorumlar