Print Friendly and PDF

KADIN PAPA JOAN. GERÇEKTEN YAŞADI MI ?

Bunlarada Bakarsınız




Romada EASD- 2008 sırasında zaman zaman duyulan hikâyelerden biri de bir zamanlar bir kadın papa'nın (la Papessa) yaşadığıdır.
Bu konudaki tıbbi bir makale Prof. Maria I. New ve Elizabeth S. Kitzinger tarafından Journal of Clinical Endocrinology and Metabolism dergisinde yayımlanmıştır (1992) (1).
Bu yazı yazara arkadaşı ve meslektaşı olan Patrizia Borelli tarafından noel hediyesi olarak gönderilen ve Cesare D' Onofrio tarafından yazılan "La papessa Giovanna. Roma e Papato Tra Storia e Leggenda ?"
(Kadın Papa Joan. Efsane ve gerçek arasında Roma ve Papalık) adlı kitab üzerine kaleme alınmıştır. Orta Çağda bir kadın papanın varlığı ile ilgili büyük tartışmaların olması ve yazarın bilimsel ilgi alanının müphem genitalya ile doğan çocukların hormonal ve genetik temelinin anlaşılması olduğundan, yazar bir erkek olduğu için seçilen, fakat sonradan kadın olduğu açığa çıkan ve bir efsanenin doğduğu papanın varlığını araştırmıştır.
Bir kadın papanın varlığı ilk kez yaklaşık MS 1250 de rahip Jean de Mally'in el yazmalarında belirmiştir. Orta Çağ sonları ve Reform döneminde neredeyse düzinelerce yazar bu skandal kadın ile ilgili yazılar yazmıştır. Bunlardan bazıları Fransiskan ve Dominikan rahipleri veya protestanlardı ve hikayeleri geniş çapta kabul görmüştür. Yaklaşık 1265 yılında basılmasından sonra Avrupada yıllarca en çok satılan kitaplar arasında yerini alan rahip Martin Polanus' un "Chronicon Pontificum et Imperatum" adlı kitabında da adı geçmektedir:
"Leo' dan sonra Mainz' de doğan John Anglicus 2 yıl, 7 ay ve 4 gün papalık yapmış ve sonra Roma' da ölmüştür. Ondan sonra papalık bir ay kadar bir süre boş kalmıştır. John' un bir kadın (sağlıklı gerçek bir kadın) olduğu, bir kız olarak Atinaya gittiği, orada bazı hayranları tarafından erkek gibi giydirildiği iddia edilmektedir. Sonra çeşitli bilim alanlarında eğitim görmüştür, daha sonra Romaya gelerek, yüksek eğitim yapmıştır. Öğrenci ve dinleyicileri arasında büyük üstadlar vardı. Bilgisi ile şehir içinde sivrilmiş ve papalık için seçilmiştir. Papa olduğu sırada sevgilisi tarafından hamile bırakılmıştır. Doğumun olacağı kesin tarih ihmal edildiğinden, bir ayin esnasında St. Peter'den Lateran Katedraline giderken, Coloseum ile St. Clement kilisesi arasındaki "Via Sacra" (kutsal yol) denen bir dar bir yolda doğum yapmıştır. Ölümünden sonra (kimilerine göre o ve çocuğu hemen orada öldürülmüştür) aynı yere gömülmüştür. Buraya dikilen mezar taşında "Petre, Pater Patrum, Papisse Prodito Partum" (Baba, babaların babası, Kadın Papanın çocuk doğurma ihaneti) yazdığı ileri sürülmektedir. Papalar geleneksel ayinleri esnasında Romada yürürken daima bu noktada caddeden dönerler, bunun olaya duyulan nefretten dolayı yapıldığına inanılmaktadır. Adı, hem kadın cinsiyetinden, hem de olayın çirkinliğinden dolayı, papalar listesinde yer almamaktadır".
Hikayeyi süsleyen ve 1350 tarihi civarında basılan "De Claris Mulieribus" kitabına dahi eden İtalyan humanisti Boccaccio, John Anglicus'a (Pope John VIII) ilk defa kadın ismi vermiştir (Giliberta). Kitabı 15. yyı da Fransız manastırlarında görkemli bir şekilde resimlendirilmiştir. Papa Joan' ın nasıl öldüğü konusunda çeşitli rivayetler mevcuttur: bazı yazarlar öfkeli kalabalık tarafından parçalandığını yazarlar, diğerleri ise Roma sokaklarında atlara bağlanarak sürüklendiğini söylerler. Petrarch (1304- 1376), taunlar bölümüne gönderme yaparak, Fransada üç gün gece ve gündüz suların kanlı aktığını ve ortalığı sekiz kanatlı ve keskin dişli çekirgelerin istila ettiğini yazmaktadır. Açık bir şekilde, kadın papa konusu afaroz nedenidir.
Bu fantastik öykülerin temeli nedir ?
Bu soruya cevap vermede, bazı tarihi olaylar sırası yardımcı olabilir. 800 yılının Noel'inde, Papa Leo III, Charlemagne' i Romayı periyodik olarak saldıran Lombardlardan ve Roma aristokratlarını düşmanlarından koruduğu için Kutsal Roma İmparatoru olarak atamıştır. Fakat Charlemagne'nin 814 yılında ölümünden sonra, Papalık gittikçe güçlü ve dinsiz Roma İmparatorluğunun etkisi altında kalmaya başlamıştır. Bu çöküntünün varlığı çeşitli efsanelerin anlaşılmasının ana noktasıdır. Joan'ın papalığı Martin Polanus ve diğer tarihçilerin büyük bir kısmı tarafından Papa Leo IV (847- 855?) ile Benedict III (?855- 858) arasına konulmaktadır (Jean de Mailly ve diğer bazıları ise 1100 ler civarına yerleştirmektedir). Fakat bu beyanların hepsi de Joan' nın yaşadığı ileri sürülen tarihten çok sonra yazılmıştır ve çoğunda da 400 yıl kadar sonra. Kadın Papa'nın varlığı papalık yaptığı ileri sürülen tarihlerdeki özel mektuplar veya resmi yazışmaların hiç birinde geçmemektedir (ilginç olanı bu dönemler St. Cyril tarafından kiril alfabesinin geliştirildiği dönemlerdir ve bazen papalık yazışmalarında kullanılmıştır).
O halde bu hikaye nasıl ortaya çıktı ?
1200 civarlarında Fransiskan ve Dominikan yardım merkezleri, kilisenin zayıflığı ve çürümüşlüğü üzerine kurulmuştur (Fransikanların kötü durumu Umberto Eco'nin aynı yılları yansıtan "Gülün Adı" romanında hatırlatılmaktadır). Fakat bu zamanda, Papa Innocent III, dindar otoriteyi yeniden sağlamak için gayret gösteriyordu ve rahiplerinin kendi yolundan ayrılmasına izin vermiyordu. Dominikan ve Fransiskan rahipleri bağımsızlarını kazanmak için skandal hikayeler uyduruyorlardı. Efsanalerin ana esin kaynağıgüçlü bir dinsel ailenin kadınından gelmektedir: anaerkil Theodara sonradan Papa John X (914- 928) olan kendi sevgilisinin papalık için hazırlıyordu, fakat John X Theodora' kızı Marozia tarafından hapse atılınca, babası daha önce papa olan Sergius III den olan oğlu, aradaki iki papaya cinayet teşebbüsü yapıldıktan sonra Papa John XI ismiyle papa olmuştur.
Efsanenin bir diğer kaynağı, tövbekar St. Pelagia öncü hikayelerinden türeyen erkek kılığında gezen kadın azizler şeklinde klasik Hristiyan geleneğinden gelmektedir.
Böyle hikayelere örnek olarak, yaşantısı hakkında bazı bilgiler olan, bir otantik üçüncü yy. Roma şehidi olan St Eugania, uydurma azizeler olan Marina, Theodora, Margaret Reparata, Euphrosyne, Apollinara ve Anastasia Patricia verilebilir. Yaşamı çok iyi bilinen Azize Hildegund, gerçekten bir efsane yaşamış gibi görünmektedir: kadın olduğunun anşaldığı 1188 yılındaki ölümüne kadar bir manastırda erkek kılığında yaşamıştır.
Tevrat, travestismi çok kötü olarak kabul ettiğinden, bu bir skandal durumu oluşturmaktadır ve bu sonradan giydiği erkek giysilerini çıkarmayı red ettiği için Joan of Arc' ın (Jan Dark) suçlanmasında kullanılmıştır.
Papa Jon efsanesinin ilk kaynağı ne olursa olsun, papalık içindeki karmaşa yüzyıllardır sürmektedir. Bir an, papalar otoritelerini değiştiren antipapalardan sakınmak amacıyla Avignon' a kaçmışlardır, bu dönem "Avignon Sürgünü" (1306- 1367) olarak bilinmektedir. 1571 civarında Martin Luther ve Protestan Reformu meydana gelmiş ve bir bütün olarak papalığa protestanlar tarafından yazılan ve skandalları canlı tutmaya yönelik yeni bir biçim getirmiştir.
Papa Joan' ın gerçekten yaşadığına dair kesin bir delil var mıdır ?
Üç meraklı konu ağırlık kazanmaktadır. Bunlardan birincisi, Siena katedralinin ortasında legal tüm papaların büstü bulunmaktadır. Johannes VIII ün büstü 1600 yılına kadar Leo IV ile Benedict III ün arasında durmaktaydı, bu tarihte Papa Clement VIII onun kaldırırılmasını emretmiş ve yerine Papa Zachary' inki hemen konmuştur.
Bu bir saklama mıdır ?
İkinci, İtalya' da "La Sedia Gestatoria" denen ünlü porfiri koltuğun varlığıdır. Bu kırmızı mermer koltuk, şimdi Vatikan müzesindedir (Resim 4).
Bir değer benzeri koltuk, Napolyon tarafından çalınmış ve rivayete göre Louvre (Luvr) müzesine konmuştur. Bu koltukların oturak yerleri oyuktu ve her ikisinin de 1099 (Paschall II ve 1513 (Leo X) arasında papaların atanma töreninde kullanıldığı bilinmektedir. Gerçek Papa Joan skandalının doğrudan etkisi olarak papa seçimlerinde cinsiyet tayinlerinde kullanıldığı dedikodusu yaygındır. Genç papaz temsilcisi konuşarak, koltuğun altındaki oyuktan papa adayısının genital bölgesini eller ve beklediğini bulunca gür bir sesle "Testiculos habet et bene pendentes" (onun sarkık testisleri var) diye bağırır. Buna diğer tümü cevap verir: "Habe ova noster papa" (Babamız erkek). Sonra neşe içinde papa seçiminin vaftiz törenine geçilir.
Efsaneyi destekleyen bulguların üçüncü parçası, Papa alayının kendi evi olan Lateran Palace ile St.Peter arasında takip ettiği dolambaçlı yoldur. Bu yol hem Colesseumun hem de üçüncü yy. Mitraik tapınağının yerine yapılan güzel bir kilise olan St. Clement bazilicasını kapsar. Martin Polanuis tarafından yayılan Joan efsanesinin olduğu yıllarda resmi papalık ayinleri St. Clement ile Colesseum arasında doğrudan yolu Joan' ın doğurduğu yerden kaçınmak amacıyla dönerek başlarlardı. Dönüşün başladığı bu noktada caddede küçük bir kilise vardı ve resmi adı "Bakireler Şapeli" olmasına karşın, orada sonbaharda dolaşan yazarın farkettiği gibi popüler ismi "Kadın Papa Şapeli" dir.

Papa Joan hikayesi şüphesiz ki bir efsanedir. 9. yy da olan ve beraberinde çağdaş hiç bir yazılı kayıt bulunmayan bu fantastik olay inanmak oldukça güçtür. Bu olasılık dışına rağmen, efsane söylenmeye devam etmekte ve günümüzde hala inanılmaktadır. Bu bayağı alayların ve kilisenin ciddi suçlamalarına yol açmaktadır:
Bir kadın papa (tarih gerçeği söyler)/ yüksek alayda bir doğum oldu/ ve bir o... çocuğu doğdu/ o zamanlar Roma Babil o.... su diye isimlendiriliyordu.
Romantik hikaye ve drama dayanarak, hem trajedi hem de komedi bir feminist propaganda olarak kullanıldı ve "Pope Joan" ve "Tarot" gibi kağıt oyunlarındaki, baş rahibe kartı ilk defa 1400 lerde Bonifacio Bembo' daki Visconti- Sforza ailesi tarafından yapılan ünlü iskambil destesindeki Pope Joan ile idantifiye edilmişti.

Yazarın kayınbiraderi Kongre Kütüphanesindeki üç şef kütüpheneciden biridir ve yazar bu yazıyı hazırlarken Pope Joan hakkında yazılı her şeyi ona göndermişti. Yazar, Pope Joan hakkında yazılan yüzlerce yazıyı görünce hayrete düşmüştü.
Yazılardan bazıları efsane hakkındaki deliller ayıklanarak yazılmıştır, fakat onun yaşam hikayeleri de vardır. 20. yy.da onun hakkında en azından 6 hikaye veya oyun yayımlanmıştır. Bunlardan Emmanuel Royidis tarafından yazılanı, çağdaş Yunan romanınının bir klasiğidir ve İngilizceye "Saygısızlık başeseri" olarak isimlendiren büyük romancı Lawrence Durrell tarafından çevrilmiştir. Kitap, Yunan Ortodoks Kilisesi tarafından yasaklanmış ve yazar afaroz edilmiştir. Harvard'ın en büyük sanat tarihçilerinden birisi olan A. Kingsley Porter' in yazdığı Pope Joan hakkındaki oyundaki tema "kişilerin günah işlerken düşündükleri" olarak isimlendirilmiştir. "Around the World in 80 days" (80 günde devrialem), Logan's run (Logan'ın kaçışı) ve "The Shoes of Fisherman" filmlerinin yönetmeni Michael Anderson, Liv Ullmann' ın baş rolünüoynadığı "Pope Joan" isimli bir film yapmıştır. Anderson tarihi olayların sırasını değiştirmiştir: Papa Charlemagne'ye papalık tacını giydirdikten sonra Charlemagne papalı hamile bırakır. Joseph Papp' ın son döneminde 1982 de New- Yorkda, Caryll Churchill, başarılı oyunu "Top Girls" de 5 kadın karakteri içine Pope Joan' ı dahil etmiştir.
Papa Joan bir efsane ise bir medeniyet olarak yüzyıllar sonra neden ilginçliğini kaybetmemiştir ?
Neden bazı kişiler onun hikayesinin gerçek olduğunu düşünmeye devam etmektedir ?
Gerçekten de bir çok kişi tarafından kadın papa efsanesi sürdürülmüştür. Ama bunlardaki ortak özellik sağlıklı bir kadının erkek kılığına girerek papa olarak seçildiğidir.
Bununla birlikte Maria New ve arkadaşı bu noktadan sonra farklı bir yola girerek ilginç bir açıklamaya geçmektedir.
Biyolojik temele göre gerçek yazarın ileri sürdüğü olabilir. Yazar 9. yy da yaşıyor ise bir erkeğin papa Joan olarak isimlendirileceğini bilmektedir. Bu kişi yazarın hastası olacaktır, çünkü bir gün onun karısı olan bir hemşire yazara gelip:
"Dr. New, benim kocam konjenital sürrenal hiperplazisi ve o kadın psödohermafroditi" diyecektir. Onlar 10 yıllık evlidir.
Bunu neden düşünmüştür ?
Kadın şunu der: Kocam her ay penisinden kanıyor".
Hasta gerçekte tüm yaşamı boyunca bir erkek gibi yaşayan bir 21- hidroksilaz defektli kadındır. Evlenmeden önce bir çok kadın aşığı olmuştur. Eşi seksüel ilişkilerinde tamamen tatmin olmaktadır. Fakat aylık kanamalar göstermektedir. Olasılıkla, hiç tedavi görmemesine rağmen menses kanamaları olmaktadır. Yazar, siklik menses kanamaları olan bu kişinin bir kadın olarak doğurgan olmasının olası olduğunu düşünmektedir.

Efsanenin endokrinolojik temeli Papa Joan' ın tanınabilir bir sendromu olduğudur: klasik 21 hidroksilaz eksikliği. Joan' ın hikayesinin medikal perspektivi Papa John VIII ün homoseksüel ilişkileri bulunan bir kadın psödohermafroditi olduğu, hamile kaldığı ve bir çocuk doğurduğudur.
1), New MI, Kitzinger ES: Pope Joan. A recognizable syndrome. J Clin Endocrinol Metab 1993; 76: 3- 13.
2), Pope Joan. http://en.wikipedia.org/ wiki/ Pope Joan. 18.09.2008 de indirilmiştir.
http://www.yusuforhan.com/cgi-bin/index.pl?mod=news;op=news_id;id=236

Yönetmen: Sönke Wortmann       
Ülke: Almanya, İngiltere, İtalya, İspanya
Tür: Dram | Romantik
Vizyon Tarihi: 19 Ekim 2009 (Almanya)
Süre: 149 dakika
Dil: İngilizce, Latin
Senaryo: Donna Woolfolk Cross, Heinrich Hadding, Jodi Ann Johnson        
Müzik: Marcel Barsotti      
Görüntü Yönetmeni: Tom Fährmann      
Yapımcı: Faruk Alatan, Oliver Berben, Jana Brandt      
Nam-ı Diğer: Pope Joan | Pope Joan
Oyuncular: Johanna Wokalek ,   David Wenham ,   John Goodman, Iain Glen ,   Edward Petherbridge
851 yılında 3 yıl papalık yaptığı rivayet edilen İngilzi Joan'ın erkek kılığına girerek nasıl Papalık makamına kadar yükseldiğini konu alıyor. Film Vatikan'ın büyük tepkisini çekmişti. Vatikan kesin bir dille reddetmesine rağmen film büyük bir ilgi çekiyor.
Film Donna Woolfolk imzalı "Pope Joan" kitabından esinlenilerek senaryolaştırıldı. Papa’yı Alman oyuncu Johanna Wokalek’in canlandırdığı filmin yönetmenliğini Sönke Wortmann yaptı.
Kadın erkekten üstün müdür? meselesinde Pope Joan tarafından yapılan bir yorum.

“Katedral mektebine bir kızı kabul etmek Tanrı'nın iradesine karşı gelmek demektir. Aynı zamanda beyhudedir. Mantıki neticelere varma yetisine kadınlar sahip değildirler. Kadın beynindeki faydalı bölgeler öyle küçüktürler ki kadınlar ulu fikirleri ve mefhumları telakki edemezler. Aziz Paul da kadınların erkeklere hizmet etmesi gerektiğini, yaradılış zinciri, hiyerarşi ve irade gücünün böyle kararlaştırmış olduğunu bu şekilde yazmıştır.”
Yargısı Johanna’ya sorulur.
Söyle bakalım genç âlim, buna verecek cevabın var mı?
 Joan :
Kadın nasıl yaradılışta erkekten sonra gelebilir?
 O, Âdem’in kaburga kemiğinden yaratılmıştır. Oysaki Âdem, alelade kilden yapılmıştır.
 İrade gücü meselesine gelince, kadınlar erkeklerden üstün olabilir. Havva, bilgiye ve öğrenmeye olan isteğinden ötürü elmayı yemiştir. Âdem’se yalnızca Havva ona yemesini söylediği için yemiştir.
***
Johanna papalığa seçildikten sonra büyük bir şevk ve istekle  Tanrıya verdiği sözünü yere getirmeye kararlı görünüyordu. Romalıların yaşadığı zorlukları herkesten daha iyi biliyordu ve bu yükü hafifletebilmek için elinden geleni yaptı. Fakir mahallelere hekimler gönderdi. Üç pazardan birinde, toplananların fakirhanelere bağışlanmasını emretti. Kısa süre içinde Romalılar ona Papa Populi demeye başladılar. Halkın papası. Ama Johanna, merhametli bir Roma Piskoposu'ndan daha fazlası olmak niyetindeydi. Ne de olsa o, Hıristiyanlık dininin lideriydi. Roma'nın bütün piskoposlarını bir kilise meclisi için çağırdı. Kilisenin pek çok doktrini gözden geçirildi ve değiştirildi. Her zamankinden daha çok karar kilise oyundan geçirildi.
Kızlar için bir okul açılması için girişimleri oldu. İtiralar karşısında Johanna tavır aldı.
Kızların okumasına karşı çıkanlar:
-Yalnız tek bir hakikatten emin olabiliriz. O hakikat de bize çağlar boyu devredilmiş hakikattir. Eski olan her şey bir zamanlar yeniydi. Papa cenapları, sizin de bildiğiniz gibi kızlar ne kadar bilgi sahibi olurlarsa rahimleri o kadar küçülür.
Johanna :
-Nerede okudun bunu?
- Herkes bilir. Herkes bildiği için mi kimse yazmaya zahmet etmemiş?
 Herkesin bildiği bir şey için kitap yazmaya gerek yoktur. Yünün koyundan geldiği hiçbir yerde yazmaz, ama herkes bilir.
 O hâlde Laeta gibi eğitimli kadınların doğumda yaşadığı bereketi nasıl açıklarsın?
 Zamanında Aziz Hieronymos'la yazışmıştır. Aziz, onun 15 tane çocuğa annelik ettiğini yazar. Ender bir durum. Az rastlanan bir istisna sadece. Jordanes, yanlış hatırlamıyorsam kardeşin Julia okuyup yazabiliyordu?
 Evin gelir giderini tutabilecek kadar. Yine de. Bu söylediğine bakılırsa, öğrendiği bilgiler doğumuna engel olmalıydı.
-Peki kaç tane çocuk doğurdu?
 -Saymadım. -On iki tane değil mi?
 Bu da mı istisnadır?
 Yirmi yıl içinde Roma'da çocuk kalmadığını görürsek söz, okulu kapattıracağım.
Johanna Papalığı "Özgürleştirmek" istiyordu.

Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.

Benzer Yazılar

Yorumlar