BİR BUÇUK
Hacı Bayrâmı Velînin nüfuzu o kadar kuvvetlenmişti ki bunun üzere tarafı
padişahîden müntesiplerinin hükümet tekliflerinden muaf addedilmesi
emredilmişti. Fakat bu emir, birçok mukallitlerin de Bayramî tarikine duhul
ettikleri nedeniyle şeyhten müritlerinin mikdarı sorulmuştur. Hacı Bayram Velî
kaddesellâhü sırrahu’l aziz de “Bir mürtefi mahalde (Solfasol) hayme (çadır) kurup dervişan gelip ol havali
mâlâmâl (lebâleb, ağzına kadar dolu ) oldukta Hacı Bayram Velî Bir teşmiri
sâideyn edip bir tığ-ı tiz alıp
“dervişler; bana iradet getürenleri bugün fîsebilillah kurban eylesem
gerektir” deyu salâ ettikte herkes mütereddit olup bilahare ricalden
(erkek)biri ve nisadan dahi birisi (جان و مال و سر فدا در راح تو ) deyu cur'et edüp teslim olduklarında ikisin
dahi hayme içine getürüp mukaddema bir erkek koyun ihzar etmekle anı kurban
ediip haymeden taşra hûni fırâvân revân oldukta azîze sevdâ salebe etmiştir
deyu dervişan perakende ve perişan olmakla…(olay cereyan etmiştir.) sh: 540
Hacı Bayram Veli de garip bir imtihandan sonra «bir buçuk dervişim vardır»
diye mektupla cevap vermiştir.
Günümüz Türkçesine uygun anlatım ile
Sultan 2. inci Murad, Hacı Bayram Veli'nin bunca
kemalâtını görüp kalben ona bağlandı ve kendisine mektup yazarak şöyle dedi:
“Sizden tâc takan
ve elbise giyen kimler varsa hepsi de işçilik, vergi, askerlik ve sair
tekâliften muaftırlar.”
Bu fermanı duyanlar dervişlik tâc ve elbisesini
giydiler. Hükümet me'murları onları böyle görerek kendilerini tekâliften muaf
kıldılar. Keyfiyet Padişaha arz edildi. Hükümdar Hacı Bayram'a tekrar bir
mektup yazarak onun dervişlerinin gerçek sayısını sordu. Hacı Bayram Veli,
gerçek olan veya olmayan müritlerini imtihan için tellallar vasıtasıyla
ziyafete çağırdı. Ziyafete gelenler muazzam bir kalabalık teşkil ediyorlardı.
Hacı Bayram Veli, eli ne keskin bir kılıç alarak onlara şöyle hitap etti :
“Bana iradet
getirenleri Allah’ın yolunda kurban edeceğim.”
Dervişler bu ne biçim mürşit; bu nasıl müritlik diye
söylenmeğe başladılar ve bizim aziz Şeyhimiz galiba aklını oynatmış dediler.
Neden böyle söylediler? Çünkü Hacı Bayram Veli'nin
hitabına ancak bir erkekle bir kadın: “Canımız,
malımız ve başımız sana feda olsun” diye teslim oldular. Ötekiler
ise evvelâ tereddüt gösterdiler. Hacı Bayram Veli, o ikisini yüksek yerde
kurdurduğu çadırına aldı. Önceden hazırlattığı koyunu kesti. Kurban kanı
dışarıya akınca öteki dervişler o iki kişi kesildi sanarak dağılmağa ve kaçışmağa
başladılar Bunun üzerine Hacı Bayram Veli, Sultan 2. inci Murad'a şu cevabı
verdi :
“Ey
Gazi Hünkârım! şimdilik gerçek müridim 2 kişidir: Biri erkek, öbürü
kadın.”
Bu meyanda erkek Müridinin Ömer Sikkîni Hazretleri
olduğunda birçok rivayet bulunurken kadın velinin kimliği hakkında bariz bir
kelam işitilmemiştir.
Konu üzerine mütalaa eden bir kardeşimize mana
âleminde Abdulbâki GÖLPINARLI bu müridin Sun’ullah Gaybî kaddesellâhü sırrahu’l
azîzin geldiği sülalenin selefinde bulunan bir hanımefendi olduğunu tebşir
buyurmuştur. Allâhu a’lem.
Kaynak:
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar