FARKHUNDA: DİN TÜCCARLARINA MEYDAN OKUYAN KADIN
Farkhunda, 27 yaşında bir Afgan kadınıydı. Öğretmen
olacaktı.
19 Mart 2015 tarihinde bir caminin önünde muska satan bir
molla ile tartışmasının bedelini bir grup öfkeli homo habilis tarafından linç
edilerek ödedi. Taşlar ve sopalarla feci şekilde dövüldü, yerlerde sürüklendi,
bir çatıdan aşağı atıldı, arabayla çiğnendi ve benzinle yakılarak can verdi!
Üstelik o insansıların arasında bütün bu vahşetin her
saniyesini videoya çekenler vardı, ibreti âlem için bütün dünya görsün ve
korksun diye. İslam’a yönelik her eleştirinin yakıp kavurucu bir öfke ile
karşılık bulacağını, buna cüret edenlerin sonunun ne olacağını herkes bilsin
diye… Yüreği yetenler Youtube’dan aynen izleyebilir.
Peki, ne yapmıştı Farkhunda? O, bir molladan kötülükleri
kovmak için muska satın alan kadınları bunlara para vermeyin, bunların İslam’da
yeri yoktur diye uyarmıştı sadece. Çocuğu olmayan, hastalıklarından kurtulmak
isteyen zavallı insanların kâğıt parçalarından medet ummasını doğru bulmuyordu.
Bunu gidip o caminin önünde o din satıcısıyla tartışma cesaretini göstermişti
Farkhunda. Bedelini canıyla ödeyeceği o karşı duruşu sergilemişti.
Kesesini doldurmak için küçük kâğıt parçalarına dua yazıp
insanlara hap gibi din satan o mollanın bir kadının cüreti karşısında afallayıp
“Kuran yaktı bu kadın” iftirasıyla ortalığı velveleye vereceğini ve bunun
sonucunda oraya toplanan bir grup hayvansı tarafından vahşice linç edileceğini
bilebilir miydi? “Ben bir Müslüman’ım ve Müslümanlar Kuran yakmaz” diye feryat
etti ama dinletemedi. Vahşeti durdurmak için çevredeki polislerden yardım
isteyen birkaç doğru düzgün insanın aldığı cevap ise, boş verin bu da İslam
düşmanlarında ibret olsun şeklindeydi. O öldürülürken, bedeni paramparça
edilirken öylece bekledi polisler.
Sonra babasını aradılar. Gel, kızın bir ‘günah’ işledi al
götür dediler. Öyle ya, bir din satıcısın sahtekârlığını yüzüne vurmaktan daha
büyük bir ‘günah’ olabilir miydi? Hakkında bir sürü palavra uydurdular. Akli
dengesi bozuk bir kadın Kuran yaktı dediler. Oysa onun istediği hurafelerden ve
din bezirgânlarından arındırılmış bir dindi ve bunu dile getirme cesaretini
göstermişti, hepsi bu.
Ama umdukları gibi olmadı. Farkhunda’nın parçalanmış ve
yakılmış bedeni binlerce Afgan kadınının öfke seline dönüştü. Yüzlerce yıldır
süren bu erkek düzenine, alınmaya, satılmaya, tecavüze uğramaya ve aşağılanmaya
karşı Farkhunda’nın ölü bedeninde hayat bulan bir öfke seline. Kadınları
hayattan silen, zindanlara hapseden o molla düzenine inat Farkhunda’nın
cenazesi binlerce kadının omuzlarında yol aldı.
Ve o kızı yetiştiren baba istedikleri gibi kızından
utanmadı, onu lanetlemedi. Ailesinin soyadını Farkhunda olarak değiştirdi!
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar