SENTETİK İLAÇLARIN GİZLİ DÜNYASI
Alıntı
• Sentetik ilaçların tamamı sonuçta kimyasal maddedir. Bu
nedenle hepsinin yan etkisi vardır. En büyük yan etki, böbrek ve karaciğerde
görülür.
• Yüksek dozda alınan kuvvetli antibiyotik boğazda mantar
yapar.
Kortizon böbrek ve kanı
bozar.
Kemoterapi ilaçları
bağırsakları iflas ettirir ve kanı bitirir.
Aşırı antibiyotik
alanların karaciğeri bir süre sonra iflas eder.
• Kemik erimesi ilaçları kemik erimesi hastalığı yapar.
• Sentetik erkeklik hormonları erkekliği azaltır.
• Şeker düşürücü ilaçlar şeker hastalığı yapar.
• Kan yapıcı ilaçlar kansızlığı arttırır.
• Antiasit ilaçlar mide asidini arttırır.
• Astım ilaçları astımı kronikleştirir.
• Tansiyon ilaçları tansiyonu kronikleştirir.
• Ağrı kesiciler ağrıyı müzminleştirir.
• Depresyon ilaçları depresyonu arttırır.
• Mutlu olmak niyetiyle alınan ecstasy (ekstazi) hapı insanı
mutsuz eder.
KEMİK ERİMESİ İLAÇLARININ KEMİK ERİMESİ HASTALIĞI YAPMASI
• Örneğin; Fosamax
ilacı, kemik erimesine karşı kullanılmaktadır. Başta çene kemiğinde erime olmak
üzere vücutta kalsiyum azalması sonucu kemik erimesi yapmaktadır. Yapılan etki
kemik erimesini durdurmak olduğu hâlde zıddı olur ve vücutta kemik erimesi
hızlanır.
• U.S. FDA [United
States Food & Drug Administration] (Yunaytıd Steyts Fuud end Drog
Edministreyşın) (ABD Gıda & İlaç İşletimi) 2005 yılında Fosamax ilacına
kemik erimesi yaptığına dair etiket koydurtmuştur. İlaçtan zarar görenler,
ilacın piyasadan kaldırılmasını istemektedirler. Bu nedenle üretici firmayı
dava etmişlerdir. Bu konuda mahkemeler devam etmektedir.
ERKEKLİĞİ ARTTIRMAK İÇİN KULLANILAN İLAÇ ERKEKLİĞİ AZALTIR
• Dışarıdan alınan
sentetik erkeklik hormonlarına örnek olarak testosterondan üretilmiş
steroitleri verebiliriz. Bu hormon alındığında; LH (lüteinleştirici hormon) ve
FSH (folikül stümüle hormon) hormonlarının vücuttaki üretimi azalır. Bu azalma
ilacı bıraktıktan sonra bile 12 hafta süreyle devam eder.
• LH ve FSH erkeklikle ilgili hormonlardır. FSH, erkeklerde
spermin yapımında etkilidir. LH ise erkeklerde testosteron hormonunun
salgılanmasını sağlar.
• Steroitler genelde vücut geliştirme amaçlı olarak sporcular
tarafından alınır.
• Alınan steroitler aynı zamanda erkeklerde östrojen
hormonunun artmasına neden olur.
• Östrojen hormonunun artması, ömür boyu sürecek kalıcı zarar
doğurur.
• Östrojen hormonunun erkeklerde artması sonucu göğüsler
kadınlardaki gibi büyür, kıllar dökülür.
• “İşleyen demir ışıldar.” atasözü konumuzla ilgilidir.
İşletilmezse, örneğin; hormon dışarıdan verilirse, hormon yapan bez durgunluğa
düşer.
• Erkeklik hormonu, erkekliği arttırmak için verildiği hâlde
silah geri tepmiş; niyetin zıddı olmuş ve erkeklik azalmıştır.
ŞEKER DÜŞÜRÜCÜ İLAÇLAR ŞEKER HASTALIĞI YAPAR
• Tip-2 şeker hastalığında kullanılan şeker düşürücü ilaçlar,
tedaviye yönelik değildir. Hastalığı ortadan kaldırmaz.
• Şeker düşürücü hap kullanan şeker hastaları 5 yıl
içerisinde ensülin almak zorunda kalabilirler. Tip-1 şeker hastalığı ortaya
çıkmış olur.
• Pankreasın şeker düşürme görevi vardır.
• Pankreasın şeker düşürme görevi; mecbur olunmadığı hâlde,
dışarıdan verilen bazı ilaçlarla yapılmaya kalkılınca pankreas atalete
düşmektedir. En iyisi pankreası tembelliğe atmamaktır.
• Yapılan etki şekeri düşürmek olduğu hâlde zıddı olmuş ve
vücutta şeker artmıştır.
KAN YAPICI İLAÇLAR KANSIZLIK YAPAR
• Kan, kemik iliğinde yapılır.
• Kansızlık hastalığında kullanılan kan yapıcı ilaçlar, kemik
iliğinde zafiyete neden olur. Bunun sonucunda da kansızlık ilerler.
• Yapılan etki kanı arttırmak amaçlı olduğu hâlde zıddı olur
ve vücutta kan azalır.
ANTİASİT İLAÇLAR MİDE ASİDİNİ ARTTIRIR
• Mide ekşimelerinde
kullanılan antiasitler, alındığında iyi gelir; ancak ertesi gün daha fazla mide
ekşimesi olur; antiasit kullanımının arttırılması zorunluluğu ortaya çıkar.
Belli bir süre sonra daha hiçbir antiasit etki etmez. Bu nedenle mide
kanamalarında kullanılan antiasit amaçlı ilaçlar iki günde bir değiştirilerek
kullanılır. Ancak böylece mide ekşimesi geçer.
• Yapılan etki mide
ekşimesini gidermek olduğu hâlde zıddı olmuş ve mide ekşimesi arttırılmıştır.
AĞRI KESİCİLER HAFTADA İKİ KEZDEN FAZLA KULLANILMAMALIDIR
• Ağrı kesiciler haftada iki kereden fazla kullanılmamalıdır.
Kullanılırsa ağrı müzminleşir.
• Her bir insanın kendine özel bir ağrı eşiği vardır. Şayet
insan, o ağrı eşiğine kadar sabır gösterip ağrıya dayanabilirse vücutta doğal
ağrı kesici salgılanır.
• Vücudumuzdaki doğal ağrı kesicinin adı endorfin maddesidir.
• Dışarıdan alınan ağrı kesici ilaçlar insanın ağrı eşiğini
düşürür. Her bir alınan ağrı kesici ile insan ağrıya karşı daha tahammülsüz
hâle gelir.
• Ağrının kaynağını bulmak ve ağrıya neden olan sebebi
ortadan kaldırmak gerekir.
• Yapılan etki ağrıyı gidermek olduğu hâlde zıddı olmuş ve
ağrı arttırılmıştır.
ASTIM İLAÇLARI, TANSİYON İLAÇLARI VE DEPRESYON İLAÇLARI HASTALIĞI
KRONİKLEŞTİRİR
• Astım ilaçları astımı kronikleştirir.
• Tansiyon ilaçları da tansiyonu kronikleştirir.
• Depresyon ilaçları depresyonu arttırır.
• Bu hastalıklarda da istenilenin zıddı bir durum ortaya
çıkmıştır.
• Astım ilaçları,
tansiyon ilaçları ve depresyon ilaçları hastalığı ortadan kaldırmaya yönelik
değildir. Tedavi edici özellikleri yoktur. Hastayı o anda rahatlatmak içindir.
MUTLU OLMAK NİYETİYLE ALINAN ECSTASY (EKSTAZİ) HAPI İNSANI MUTSUZ
EDER
• Ecstasy (ekstazi), yasa dışı sentetik bir maddedir.
• Ecstasy (ekstazi), vücutta serotonin maddesinin
salgılanmasını sağlar. Serotonin, mutluluk meydana getiren bir maddedir.
Serotonin, mutluluk anında beynin arka kısmında bulunan beyin sapındaki sinir
uçlarından salgılanır.
Ecstasy (ekstazi)
hapının yutulması suretiyle salgılanan serotonin sahte bir neşe sağlar. Hapı yutan
kişi saatler boyunca hiper aktif ve uyanık olur. Hap, dikkati olağanüstü derece
arttırır. İnsan kendisini güçlü ve enerjik hisseder. Bütün bu etkiler ecstasy
(ekstazi) hapının, serotonin maddesinin bütün depolarını boşaltması suretiyle
olmuştur. Vücudun dengesiyle oynanmıştır. Vücut, oyuncak değildir.
• Ertesi gün bir adet daha ecstasy (ekstazi) hapı almadan,
kişi kafasını kaldıramaz. Hapın etkisi geçtikten sonra ise aşırı yorgunluk ve
tahmin edilemeyecek derecede bitkinlik görülür.
• Hap almadığı anda kişi aşırı karamsar olur (ruhsal etki).
Bu nedenle kendisini hap almaya mecbur hisseder.
• Kişi hap aldığı zamandaki gibi hep enerjik kalmak için hapı
tekrar tekrar istemeye başlar (fiziksel etki).
• Zanneder ki hapı alınca mutlu olacağım.
Ne yazık ki vücutta
serotonin kalmamıştır. Organizmanın dengesi bozulmuştur. Hapı almasına rağmen
mutlu olamaz. Yapılacak bir şey kalmamıştır. Kişi kendisine, geriye dönüşü
olmayan büyük bir zarar vermiştir.
• Ecstasy hapı, kısa sürede ciddi bağımlılık yapar.
• Uzun süre kullanan bağımlı kişilerde zaman içinde ölümler
görülür. Bazı kişilerde ilk kullanımda ani ölüm riski dahi söz konusudur.
• Şayet kullanan kişide
intikam ve nefret hissi varsa bu his açığa çıkar. Ecstasy (ekstazi) hapı, aşırı
güven ve kontrolsüz cesaret de oluşturur. Kişi ölümü göze alarak gösterilen
hedefe yönlendirilebilir. Ecstasy (ekstazi) hapının bu etkisini bilen çete,
mafya, örgüt gibi menfaat şebekeleri ve şer odakları bu etkiyi terör maksadıyla
kullanırlar. Kullandıkları adamı 8-10 saat sürecek bir eyleme ve bir takım kötü
amaçlara yönlendirirler. Hatta onları intihar komandosu bile yapabilirler.
• Mutluluk hapı, mutluluğu bitirmiştir. İstenilenin zıddı bir
durum ortaya çıkmıştır.
• Ecstasy (ekstazi) hapının toleransı yok denilebilecek kadar
azdır. Tolerans; hoşgörü, müsamaha demektir. Ecstasy (ekstazi) hapının
toleransının zayıf olması, kullanmaya başlayanların geriye dönüşü çok zor olan
bir yola girdikleri anlamını taşır.
ÖLDÜREN KANSER İLAÇLARI
• Vücudumuz, kanser
hücrelerine karşı bir dereceye kadar başarılı bir mücadele vermektedir. Ancak,
mevcut bağışıklık sistemi tek başına yeterli gelmemektedir. Son derece riskli
olan kanser tedavi yolları denenmektedir. Kemoterapi ilaçları ile kanser
tedavisinde önümüz kapalıdır. Gelecekte bir kısım antikorların üretilmesiyle
kanser tedavisinde daha başarılı olunacaktır.
• Radyoaktif sentetik izotopların ve radyoaktif ışınların kansere
karşı kullanımı önümüzdeki günlerde terk edilecektir. Böylece
hastalar günümüzün kanser ilaçlarının ölümcül bile olabilen yan etkisinden
kurtulacak ve zarar görmeyeceklerdir. Kanser hastalığı, insanlığın korkulu
rüyası olmaktan çıkacaktır.
• “Kanserden öldü.” denilen
hastaların çoğu kanserden değil, kanser ilaçlarının yan etkisinden ölmektedir.
Not: Eğer ilaç
kullanmaya mecbur kalıyorsanız, standart doz uygulaması yerine oynamalı dozu
tavsiye ederiz. Mesela sabah akşam 1 kapsül/hap alacakken beyin bu ilacı size
almayı unutturduysa bunu sabah olarak birkaç gün devam edin. İçinizdeki ses
sizi uyaracaktır ki; akşamda alsana. O zaman yarım kullanım yapabileceğiniz bir
hap türü ise yarım alarak ek kullanmaya geçebilirsiniz. Zaten sabah akşam
kullanmak önerilmişti.
Hiç düşünmüyor musunuz
bizler canlı birer organizmayız. Hiç aynı saatte sürekli, yemek yiyebilir
miyiz, uyuyabilir miyiz…. Hepsi muhakkak kendi içinde hareketli olan
eylemlerimizdir. Neden doktorlar kronik hastalıkların kullanımında hep
standartlar getiriyorlar. Aslında hastalık seyir halinde olan yani bazan
artan/düşen konumdadır.
Son söz hasta
olabiliriz. Ama içimizden gelen seslere kulak vermeyi unutmayalım. Çünkü bizi
yaratan yaratılışın en mükemmeli yaratmış, bu âleme ihsan kılmıştır.
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar