Print Friendly and PDF

Ümmet-i Muhammed

Bunlarada Bakarsınız


Mürşid-i Kâmil Şeyh Şerâfeddin Bingöl kaddesellâhü sırrahu’l azîz anlattı.

Bedîü'r-Reyhân da bilcümle ricallere vekâleten buyurdu ki:
-"Yâ İbrahim Halîlallâh, Ümmet-i Muhammed'den bir kimse 124 bin günâh-ı kebâir işlese ve tevbe ve istiğfar etmeden ölse, birimizin şehâdeti üzerine, Cenab-ı Hakk onu af buyurup, gufrân-ı İlâhiyyesine mazhar kılar, ikinci defaki şehâdetimizle, onun seyyiâtı hasenata tebdîl olur. Bizlerin münâcâtı üzerine, Ümmet-i Muhammed'in üzerinde ne kadar hukuku İlâhî ve hukuku ibâd varsa, cümlesi affa mazhar olurlar. Bu hakîkat ilmi, şerîatın zahiri ile ölçülemez. Bu, ilm-i hakîkata mahsûs sır bir ilimdir."
"Cenab-ı Hakk fıtrat-ı İslâm'ın ihtiyarını da bizlere ihsan buyurmuştur. Bu inayet, zamanın fetreti sebebi ile Cenab-ı Hakk Teâlâ'nın kullarına olan merhameti ve Muhammed aleyhisselâmın ümmetine olan şefkat ve harîsliğı sebebi ile, onların âdâ-i erbaa’ya (yani dört düşmana) esir oldukları bir zamanda bize bu selâhiyet verilmiştir" dedi. Ve âhir zamandan bahis ile devamla buyurdu ki:
-"Bu zamanda maddî fen ve terakkî sayesinde bir sürü insanlar faydalar görüyorlar. Zamana göre maddî ve manevî ilimleri Cenab-ı Hakk kullarına ihsan etmektedir. Bizlerden sonra gelecek evliyalar da, insanlar gibi dâima terakkî edip, ne gibi fen ve icâdlarda bulunacaklardır. Evliyalar da dâima terakkî edeceklerdir. Terakkî nisbetinde merhamet-i ilâhî olup, kulları affa vesîle kılacak evliyalara da selâhiyet verilecekdir. BİZLERDEN SONRA GELECEK RİCALLERE BİZ DE MUHTAÇ KALACAĞIZ. Bu zamanlar Cenab-ı Hakk Teâlâ'nın, cemâl tecellîsini mutlak olarak ihsan buyurmasından, bu merhamet sayesinde Rasûlüllâh'ın has ümmet ricallerine bu kuvveti ihsan buyuruyor. Fıtrat-ı İslâm'ın ihtiyarını bizlere vermiştir. Bunun mânâsı şerîatla ölçülmez. Bu sır hakîkat ilminden bir sırdır. Ümmet-i davet olanlara da şumûlü vardır. Hazreti Musa'nın fer'inden kelâmına sebep, ihvanımızdan İbrahimü'l-Ahzâb olmuştur. Bu zat, İbrahim aleyhisselâm nâra (ateşe) atıldığında sabır, tefvîz, teslîm ve itlâkına sebep olmuştur. O zatların kendi peygamberlik inayeti kâfî gelmedi. BU DA ÜMMET-İ MUHAMMED'İN SON ZAMANLARINDA BULUNANLARA KISMETTİR. SAHÂBE-İ KİRAM DA, BU ZAMANDAKİ, CENAB-I HAKK TEÂLÂ'NIN CEMÂL-İ MUTLAK TECELLÎSİNE METFUN VE ÂŞIKLARDI. BU ZAMANDA BULUNMAKLIĞI ARZU ETTİLER" diye enbiyâlara Bedîü'r-Reyhân hazretleri beyanâtta bulundu.

(Kaynak: Hasan BURKAY, Menâkıb-ı Şerefiyye [Kitap]. - Ankara (Beş Cilt) : Çınar Yayınları, 1995-2010, c. V, s. 24-25)

Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.

Benzer Yazılar

Yorumlar